Zanka

Türkiye 23 Haziran’da yapılacak olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlık seçimlerine kilitlendi. Mazbatası elinden alınan Ekrem İmamoğlu, yenilenecek seçim öncesinde bir basın toplantısı düzenleyerek, İstanbul’un sorunlarını ve bu sorunlara dair çözümlerini anlattı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Taksim’de bulunan bir otelde “İstanbul’da Hayatı Kolaylaştıracak Çözümler” konulu basın toplantısında basın mensuplarıyla bir araya geldi.

İmamoğlu, açıklamalarında İstanbul’un var olan sorunlarını madde madde anlattı. Yeniden başkan olarak seçilmesi halinde, bu sorunlara hangi çözümleri getireceğini anlattı.

Özellikle her konuşmasında israf konusuna değinen İmamoğlu, bu konuşmasında da aynı konuya değindi. Öte yandan Gıda, eğitim, ulaşım, sağlık ve tüm sosyal alanda yapılacak desteklerle aile bütçesine yıllık 2 bin 500 TL katkıda bulunacaklarının da altını çizdi. Sağlıklı gıda konusu üzerinde yoğunlaşan başkan adayı, ev kadınlarını ve çocukları da unutmadı. “Size söz veriyorum. Ekrem Abileri İstanbul’un çocuklarını, İstanbul’un gençlerini asla yalnız bırakmayacak.” ifadelerini kullandı.

İşte İmamoğlu’nun İstanbul için çözüm önerileri:

ULAŞIM

  • 12 yaş altı tüm çocuklara ulaşımı ücretsiz yapacağız.
  • 0-4 yaş arası çocuğu olan annelere ulaşımı ücretsiz olacak.
  • İlk yarım saat içerisinde yapılan tüm aktarmalar, deniz/metro/otobüs ayırt etmeksizin ücretsiz hale getirilecek.
  • 25 yaş altındaki, öğrenci olmayan tüm gençler de ulaşımdan yüzde 40 indirimli faydalanacak.

GIDA

  • İstanbul ve çevresinde yapılan tarımsal üretim, verimli hale getirilerek arttırılacak.
  • İstanbul il sınırları içerisinde yer alan tarım toprakları mutlak suretle korunacak.
  • Bölgedeki üretici birlikleri ve kooperatifler en üst seviyede desteklenecek.
  • İçerisinde esnafın, pazarcının, manavın, kooperatiflerin ve belediyenin yer aldığı üreticiden tüketiciye sağlıklı bir gıda zinciri oluşturulacak.
  • Alıcı ile satıcı arasında belediyenin organizasyonu ile “Akıllı Kontrat Sistemi” oluşturulacak.
  • Organik tarım teşvik edilecek.
  • Köy pazarları ile üreticiden tüketiciye doğrudan satış sağlanacak.
  • Kent tarımı desteklenecek, kentsel açık alanlarda bostan ve bahçe üretiminin teşvik edilmesi sağlanacak. Buna halkın da maksimum oranda katılımı sağlanacak.
  • Kent Gıda Konseyi kurulacak. Böylelikle yoksul kişilerin sağlıklı gıdaya ulaşması konusunda politikalar geliştirilecek. İBB bu gıdaların denetlenmesinden sorumlu olacak. Afet durumlarında kullanılacak gıda stoklarının oluşması sağlanacak ve israf engellenecek.
  • Organize hayvancılık bölgeleri ve tarıma dayalı sanayi mutlak desteklenecek. İki adet tarıma dayalı organize sanayi bölgesi kurulacak. Böylelikle İstanbulluların ucuz, sağlıklı et ve süt ürünlerine kavuşmasının da önü açılacak. Bu bölgeler aynı zamanda değerli istihdam bölgeleri olmuş olacak.
  • İstanbulluların sağlıklı ve ucuz süt temin edebilmesi amacıyla Halk Süt kurulacak. Halk Süt ile yoksul ve ihtiyaç sahibi kişiler ile birlikte özellikle ilkokul çağındaki öğrencilere ücretsiz süt dağıtımını bizzat İstanbul Büyükşehir Belediyesi yapacak.

EV KADINLARINA DESTEK

  • Gelir seviyesi düşük ve yoğun çalışan bölgelerde, üniversite öğrencilerinin yoğun olduğu bölgelerde; emekçilere, üniversite öğrencilerine ucuz, temiz ve nitelikli yiyecek hizmeti sağlayan Mahalle Mutfakları kurulacak. Böylelikle hem ihtiyaçlar karşılanacak hem de yine istihdam oluşturulacak. Ev kadınları da bu ekonomik sistemin içerisine dahil edilmiş olacak, mahalle mutfaklarında vardiyalı olarak çalışma imkanı bularak düzenli gelir elde edecek.
  • Belediyenin hizmet verdiği kreş, mahalle evi, okul kumanyası ve bunun gibi alanlarda kaliteli, ev yapımı ürün tedarik edilecek. Ev kadınlarının her türlü gıda üretimlerine, İBB satış garantisi verecek.
  • Geliştirilecek ‘Kadın Emeği Ofisi’ ile kendi sınırlı imkanlarıyla çalışan, uğraşan tüm kadınlara belediye kapıları da, imkanları da sonuna kadar açılacak. Öncelikle İBB, ev kadınlarının ürünlerini ulusal ve uluslararası pazarlarda alıcıya ulaştıracak kanalı sağlayacak ve İstanbullu kadınların kendi markası olacak. İBB, İstanbullu kadınların ilk müşterisi olacak. Böylelikle hanelere aylık düzenli gelir sağlanmış olacak.
  • Yine İBB, kadın üretim kooperatiflerini destekleyecek, mahalle düzeyinde üretimi güçlendirecek mekan, hibe ve kredi olanakları sağlayacak.

ÇOCUKLARA YÖNELİK PROJELER

  • Çok acilen çocuk sayısı en yüksek ve en yoksul 150 mahallede 100 çocuk kapasiteli kreşler açılacak. Böylelikle 15 bin kadın evinde, işinde rahat edecek. Açılacak kreşlerle 3 bin kadına da doğrudan istihdam sağlayacağız. Sonrasında ise İstanbul’da kreşsiz mahalle kalmayacak.
  • İstanbul İmar Yönetmeliği’nde yapılacak yeni düzenleme ile 10 bin metrekare üzerindeki parsellerde yapılacak site tipi konut projelerine kamu-özel ortaklığı ile 100 çocuklu kreş yapmak zorunlu hale getirilecek.
  • İstanbul’da, ‘Çocuk Oyun Merkezleri’ açılacak. Kapalı ve açık alanlar içinde doğa, bilim, sanat, eğlence merkezleri oluşturulacak. Aileler bu merkezlerde çocukları ile birlikte zaman geçirebilecekler. Çocuklar fiziksel, sosyal gelişimlerini sanatla destekleyecek, eğlence ve eğitimi bir araya getirilecek.
  • Çocukların her türlü kültürel ve sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak ve bunu çocuklara uygun bir tasarımla gerçekleştirecek, ‘Çocuk Kültür-Sanat Merkezleri’ oluşturulacak.
  • Mimarisinden etkinlik programlarına kadar tüm alanlarda, İstanbul’un çocukları ezen ve tahrip eden yönleri düzeltilecek ve bu kent, ‘çocuk ölçekli kent’ kimliği kazanarak dönüşecek.
  • İstanbul’da, çocuk yoksulluğunu ve çocuklara yönelik suçları engellemek için yerel düzeyde seferberlik başlatılacak. Yoksullukla ve yarattığı tahribat ile mücadeleyi erken yaşta başlatarak, İstanbul’un çocukları için oluşturulacak dayanışma ağı ile ‘İstanbul Çocuk Fonu’ kurulacak.
  • İBB Bünyesinde ‘Çocuk Politikaları Daire Başkanlığı’nı kurulacak. İstanbullunun parası, bir avuç insanın zenginleşmesi için belirli vakıf ve kuruluşlara değil, çocuklarımızın geleceği için harcanacak.
  • Çocuklar sokakta kalmayacak, sadece oyun oynamak için sokağa çıkacaklar. Çocukların mahalle düzeyinde eğitim, sağlık, barınma ve sosyal destek ihtiyaçları belediye tarafından karşılanacak. Milli Eğitim Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşları ile aktif işbirliği yapılacak.

UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE

  • Uyuşturucu ve madde bağımlılığı ile aktif mücadele edilecek. İstanbul’da, 4 adet ‘Bağımlılıkla Mücadele Birimi ve Rehabilitasyon Merkezi’ kurulacak, tedavi sonrası ‘Mahalle Çözüm Merkezleri ve Psikolojik Destek Merkezleri’ aracılığı ile izleme ve destek sağlanacak.
  • Çocuklara yönelik suçların önüne geçilecek. ‘Çocuk İhmal ve İstismarı ile Mücadele Birimi’ kurarak ‘İl Eylem Planı’ hazırlayıp takibi yapılacak.

GENÇLERE YÖNELİK PROJELER

İstanbul’da 15-25 yaş arası toplam 2 milyon 278 bin gencin yaşadığını belirten İmamoğlu, “İstanbul’u gençler için yaşanması zor, pahalı bir şehir olmaktan çıkaracak, onlara her türlü eğitim, kültür-sanat ve spor imkanlarını sunacağız. İş olanağı sağlayıp, gelecek kaygısını onların kafasından sileceğiz. Ve 16 milyonun emaneti İstanbul’u, onlara güvenle teslim edeceğiz.” dedi ve yapacaklarını şöyle anlattı:

  • İBB’nin bulunduğu yerde, Belediye Başkanlığı, Meclisi ve hizmet birimleri ile birlikte dünyanın sayılı kütüphanelerinden biri olacak ‘Saraçhane Gençlik Kütüphanesi’ni hayata geçirilecek.
  • Önce 10 pilot ilçede, ardından ise İstanbul’un tüm ilçelerinde ‘Dünya Dilleri Merkezleri’ açılacak. Gençlerimize bu merkezlerde ucuz ve hatta ücretsiz, dünyanın farklı dillerini öğrenme fırsatı sunulacak, dil sınavlarını onlar için birer kâbus olmaktan çıkacak.
  • Kurslara düzenli devam edenlerin gireceği ilk yabancı dil sınav ücretini de İBB karşılayacak.
  • İBB online, ücretsiz yabancı dil eğitim uygulamaları ile gençlerimiz istedikleri her yerden, telefonları, tabletleri veya bilgisayarları ile sürekli olarak dil eğitimine devam edebilecekler.
  • ‘Genç Kart’ projemiz sayesinde gençlerimiz mahallelerinden dışarı çıkabilecek, sosyal yaşama katılabilecek. İstanbul’da 25 yaşın altında, öğrenci olmayan her gencimizin artık bir ‘Genç Kart’ı olacak. Bu kart ile toplu taşımadan yüzde 40 indirimli yararlanabilecek. İBB’nin tüm kültür-sanat etkinliklerinden, İBB’ye ait tüm spor tesislerinden ve sosyal tesislerden de yine yüzde 40 indirimli faydalanabilecekler.
  • Farklı kampanyalarla, gençlerimize sosyal yaşamın birçok alanında özel avantajlar yaratılacak. Üniversite okuyan gençlerimizi de biraz olsun rahatlatmak, ailelerinin maddi yükünü biraz olsun hafifletmek için onlara burs ve yurt imkânı sağlanacak. Toplamda 75 bin, üniversite okuyan ve ailesinin maddi durumu yetersiz öğrenciye kayıtlı olduğu programın eğitim süresi kadar, aylık 400 TL karşılıksız burs verilecek. Sadece İstanbul’da okuyan öğrencilere değil aynı zamanda ailesi İstanbul’da yaşayıp şehir dışında okuyan gençlerimiz de burslardan faydalanacak.
  • Toplamda 10 bin öğrencimizin faydalanabileceği, 500 kişi kapasiteli, 12 kadın ve 8 erkek öğrenci yurdu da derhal hayata geçirilecek.
  • Okul sonrası, ‘Mahalle Evleri’ ve Kültür Merkezlerinde sömestr ve yaz dönemlerinde hizmet verecek ücretsiz etüt merkezleri oluşturulacak. Kurslara katılan öğrencilere ücretsiz ulaşım imkânı sunulacak.
  • İstanbul, gençlerin içerisinde yaşamaktan mutluluk duyacağı, spor, e-spor, kültür-sanat, eğitim olanakları ile rahatlıkla buluşabilecekleri, festivalleri, yepyeni müzeleri, ulusal-uluslarası aktiviteleri ile capcanlı bir şehir olacak.

İŞSİZLİK

İşsizlik sorunuyla mücadeleye öncelik verileceğini kaydeden İmamoğlu, “Maalesef, bu konuda durum her geçen gün daha da vahimleşiyor. Gençlerimiz iş bulma ümitlerini kaybetme noktasına gelmiş durumda. Türkiye son 30 yılın en yüksek seviyede işsizlik oranına sahip. 15-24 yaş aralığında her 3 gencin 1’i işsiz. Açlık ve yoksulluğun kesin çözümü için işsizliği yenmek zorundayız. Hedefimiz açık ve net.” diyerek bu alandaki çözümlerini de anlattı:

  • İstanbul’da yüzde 15’lere varan toplam işsizlik oranını tek hanelere düşürülecek.
  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin tüm bu bahsettiğim projelerle genişleyen hizmet ağı sayesinde 25 bin kişiye doğrudan istihdam oluşturulacak. Kreşler, sağlık merkezleri, mahalle evleri, çözüm merkezleri ve daha birçoğu istihdam yerleri olacak.
  • ‘Bölgesel İstihdam Ofisleri’ni kurulacak. İş arayan ile yatırımcıyı, işvereni burada buluşacak. Yatırımcıyı yönlendirilecek, iş arayan asla yalnız kalmayacak.
  • İşsizliği yaratan en önemli etkenlerden olan eğitim sorununa odaklanılacak. ‘Yaşam Boyu Eğitim’ yaklaşımı ile güncel, talebe uygun, nitelikli meslek eğitimi ücretsiz bir şekilde İstanbul’un her bölgesinde yaygınlaştırılacak.

İSMEK’lerin kapatılacağına dair söylemler duyduğunu ve bunun yalan olduğunu ifade eden İmamoğlu, “Vatandaşlarımız kandırılmaya çalışılıyor. Biz İSMEK’leri çok daha işlevli, çok daha yaygın hale getireceğiz. Aynı zamanda İSMEK’ler birer ‘Kariyer Danışma Merkezi’ hizmeti de verecek. Üniversiteye gidememiş veya eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalmış gençlerimiz için ‘Hızlandırılmış Diploma Programları’ açacağız. İstanbul’u yeni bir kavram ile ‘Kent Enstitüleri’ ile tanıştıracağız. Her ilçede yeni gelişen ekonomilere uygun teknoloji, bilişim ve inovasyon içerikli, sertifikalı eğitimler düzenleyeceğiz. Girişimciliği destekleyeceğiz. İstanbul’da ticaret ve iş hacmini büyüteceğiz. Kent Enstitüleri, aynı zamanda girişimcilere, ‘start-up’lara ofis imkanı ve finansal destek sağlayan merkezler olacak.” açıklamalarında bulundu.

Konuşmasına şöyle devam etti:

“Tüm bunlarla birlikte, 5 yıl içerisinde, minimum 200 bin kişiye kısa vadede iş imkânı yaratacağız. Güncel saha araştırmaları ile TÜİK, İŞKUR, yeni açacağımız ‘İstanbul İstatistik Ofisi’, SGK, sanayi ve ticaret odaları ve sendikalar ile birlikte işgücünün güncel durumunu sürekli tespit edeceğiz. İstanbul halkını geleceğin mesleklerine hazırlayıp, uluslararası iş piyasasına entegre edecek, ‘Geleceğin Çalışma Ofisleri’ ile danışmanlık ve ücretsiz çalışma alanı imkanı sağlayacağız. İnternet üzerinden gerçekleşen hizmet faaliyetleri istihdamı artırırken, uluslararası şirketlerden karşılanan ücretlerle ülke ekonomisine önemli bir döviz girdisi sağlanacak. Ancak, işsizlik sorununa yönelik geliştirdiğimiz bu politikaların yanı sıra bugünden acilen insanlarımıza bir destek sunmamız gerekiyor. Gidişat gerçekten iyi değil. Ben değil, Türkiye İstatistik Kurumu’nun verileri söylüyor bunu. Türkiye’de sanayi üretiminde 6 ayda 342 bin kişi işini kaybetti. İstanbul ve çevresi elbette ki, bu gidişattan en çok etkilenen bölge. İstanbul Sanayi Odası daha yeni açıkladı bunları. Üretimin düştüğünü, işsizliğin yaygınlaştığını, çok umut bağlanan ihracatın da ivme kaybettiğini söylüyor. Maalesef bir avuç insanın kendi ikballerini kurtarmak adına ülkeyi tekrar seçime götürmesinin acı faturası vatandaşımıza kesiliyor. Ama biz karamsarlığa kapılacak değiliz. Umudumuz var. Heyecanımız var. Gençliğimiz var. İstanbul’u birlikte ayağa kaldıracak enerjimiz var.”

DESTEK PAKETLERİ

İstanbul’da, devletin istatistik kurumunun rakamlarına göre 475 bin hanenin geliri yoksulluk sınırının altında olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Yaklaşık 2,8 milyon kişi. O sınırı da resmi kurumlar, 2 çocuklu bir aile için asgari ücret üzerinden hesaplıyorlar. Yani işin doğrusu istatistiklere sığmayan bir geçim sıkıntısı ile karşı karşıyayız. İstanbul’un nüfusunun 4’te 1’inden bahsediyorum. Daha önce, bütçeleri ile birlikte tek tek açıklamıştım. Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal yardımlara harcadığı parayı, yeni projeler ve yeni desteklerimiz ile artık 5 katına çıkaracağız. Bu ekonomik kriz koşullarında ailelerimizin yanında olacağız. İstanbulluları 4 farklı destek paketinden yararlandıracağımızı söylemiştik. Sofra Destek Paketi, Geçim Destek Paketi, Eğitim Destek Paketi ve Evlilik Destek Paketi. Yeni eklediğimiz İşsizlik Destek Paketi ile bu sayı artık 5’e çıktı.

‘www.yoksulluklamucadele.org’ adı altında bir internet sitesi hazırladık. Bu siteyi inceleyerek tüm vatandaşlarımız, hazırlamış olduğumuz bu destek paketleri ile ilgili detaylı bilgi edinebilirler. Yine de çok hayati olan destek paketlerimiz ile ilgili kısaca bilgi vermek istiyorum. ‘Sofra Destek Paketi’ sayesinde İstanbul’da hiç kimse yatağa aç girmeyecek. Açlık sınırının altındaki aileler ekmeğe, süte ve damacana suya para ödemeyecek. Aile bütçesi rahatlayacak. Yaşama tutunmak zaten zor iken ailelerimiz bir de bu temel gıdaları dert etmeyecek. İkinci ve en önemli desteklerden biri olan ‘Geçim Destek Paketi’yle, İstanbul’da geçim sıkıntısı olan her aileye 200 liradan 2 bin 20 liraya kadar aylık maddi destek sağlayacağız. Hiç geliri olmayan, asgari ücretle geçinmeye mahkum edilen veya İstanbul koşullarında geçinemeyen yoksul her aile bu destekten faydalanacak. Gelir Desteği ile, eve giren para ve evin ihtiyacına göre 1 asgari ücrete kadar ailelere destek olacağız. Kayırmacılık yok. Adaletsizlik yok. Yardımlar arttırılarak, tanıdığı olana değil, ihtiyacı olana verilecek. Kimse görmeden, veren el, alan eli bilmeden bu yardımları yapacağız. Yılda 6 bin ile 13 bin TL arasında ailelere nakit destek sağlayacağız. Ve ‘Aile Geçim Desteği’ni, geçim yükünü omuzlarında taşıyan kadınlara ödeyeceğiz.

Öğretim yılı başında ihtiyacı olan 500 bin öğrencinin kırtasiye ve üniforma ihtiyaçları İBB tarafından karşılanacak.

Yine aylar öncesinden açıkladığım ‘Evlilik Destek Paketi’yle yeni evlenecek, geliri yoksulluk sınırı altındaki çiftlere 2 bin TL düğün hediyesi vereceğiz. Kuracağımız ‘Beyaz Eşya – Mobilya Çarşısı’ndan uygun fiyata eşya sağlayacak, taşınma masraflarını karşılayacağız. İBB sosyal tesislerinde, haftanın 1 akşamı çiftlerimizin düğününü, ücretsiz, hep birlikte yapacağız.” şeklinde konuştu.

MÜLTECİ SORUNU

MÜLTECİ SORUNU

 

“İstanbul’da üzerine çok ciddi bir şekilde eğilmemiz gereken bir başka büyük sorun daha var… Mülteciler.” diyen İmamoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Bu sorun, bugün artık İstanbul’un en yakıcı konularından biri haline gelmiştir. Yerel, ulusal, uluslararası düzlemlerde ele alınması gereken büyük bir sorundur. Bu soruna siyasi polemiklerin ötesinde kalıcı ve bütünlüklü çözümler geliştirmeliyiz. İstanbul’da, 1 milyon civarında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan insan yaşıyor. Resmi rakamlara göre, kayıtlı 547 bin Suriyeli göçmen var. Yani toplam il nüfusunun yüzde 4’üne yaklaşan bir oran. Esenyurt, Sultanbeyli, Esenler, Küçükçekmece, Bağcılar gibi göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı birçok ilçede çatışmalar yaşanmaya başladı. Türkiye’nin her yerinden gelip, İstanbul’da tutunmaya çalışan vatandaşlarımızla göçmenler arasında gerginlik ve huzursuzluğun arttığını görüyoruz. Mahallelerimizin yaşam biçimlerinin, sokak dokusunun ve huzurunun korunması gerekiyor. Maalesef ki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ne bir sözü, ne de kalıcı bir eylemi olmuştur. Göreve gelir gelmez bu konuda İBB bünyesinde ‘Mülteciler Birimi’ kuracağız. Öncelikle İstanbul’da yaşayan göçmenlerin nerede, nasıl, hangi koşullarda yaşadığına ilişkin ayrıntılı bir envanter çalışması yapacağız. Sorunları net olarak tespit edeceğiz. Özellikle çocuk ve kadın mültecilere ilişkin sağlık, beslenme, istismar, gayri insani barınma koşulları gibi akut sorunları devletin ilgili birimleri, ilçe belediyeleri ve sivil toplum kuruluşlarının koordinasyonu ile çözümleyecek önlemler alacağız. Ardından konuyu kesinlikle ulusal ve uluslararası düzleme taşıyacağız. İBB olarak geleceğimizi derinden etkileyecek bu soruna çare aramayı öncelikli görevlerimizden biri yapacağız. Özellikle uluslararası kamuoyunu bu acil sorunların çözümüne ortak edeceğiz. Nihai olarak göçmenlerin kendi memleketlerine dönüşlerinin sağlanması için çalışacağız.”

Ekrem İmamoğlu açıklamalarını, “23 Haziran’dan sonra hiç kimse, vatandaşın dertlerini görmezden gelerek, kibirle siyaset yapamayacak. Burada huzurunuzda ilan ediyorum ki 23 Haziran’da hak yerini bulacak. 16 milyon İstanbullu için, İstanbul’un güzel yürekli, alnı açık, vicdanı temiz aileleri, güzel kalpli insanları için. Her şey çok güzel olacak.” diyerek sonlandırdı.



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
1