Zanka

Korona virüs salgınında vakaların hızla tırmanmasıyla toplu taşıma araçları için yeniden düzenlemeye gidildi ancak şimdilik kalabalıkta değişen bir durum yok. Oturanlar daha güvende gibi görünebilir ancak aslında durum öyle değil. Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, toplu taşıma araçlarındaki camlara dokunulmaması konusunda önemli uyarılarda bulundu. Peki camdan virüs nasıl bulaşabilir? İşte herkesin okuması gereken o uyarılar…

Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hakan Oğuztürk, toplu taşıma araçlarındaki camlarda korona virüs riskine dikkat çekti.

Korona virüsün nemli ve sıcak ortamlarda daha uzun süre canlı kalabildiğini belirten Prof. Dr. Oğuztürk, şu uyarılarda bulundu:

“Bu da önemli bir risk faktörü. Örneğin bir kişi toplu taşıma aracına bindi ve maske takmadı. Orada öksürdü veya hapşırdı. Sonrasında damlacık yoluyla virüs o ortamda cam dahil enfeksiyon oluşturabilecek bir zemine sahip oldu. O kişi de o bölgeden kalktıktan sonra onun yerine oturan başka birisi cama eline sürdü ve daha sonra o elini burnuna, ağzına ya da gözüne değdirdiği anda bulaş riski söz konusu. Kişi farkında olmadan oraya değmiş olabilir. Sonuçta nemli ve buğulu bir ortam. Ve o ortamda da o virüsün kuru havaya göre canlı kalma ihtimali bir miktar daha fazla. Bu anlamda o kişinin burnuna, gözüne veya ağzına farkında olmadan hele de maske takmıyorsa değdirme ihtimali virüsün o kişiye bulaşma riskini ortaya çıkarıyor.”

MASKENİN ÖNEMİ

Prof. Dr. Oğuztürk, ayrıca maske takmanın bulaş riskini ciddi oradan düşürdüğünü vurgulayarak, şöyle konuştu:

“Vatandaşlarımızın şunu çok iyi bilmesi gerekiyor ki sürekli 'maske' 'maske' deniyor; ama maske gerçekten faydalı olduğu için tavsiye ediliyor. Bir ortam düşünün ve siz o ortamda mesafe kurallarına uygun bir şekilde maske takmışsanız yani hem mesafe kuralına uymuşsunuz hem de diyalogda bulunduğunuz kişi maske takmış ve sizde maske takmışsanız yüzde 97-98 sizin o virüs ile muhataplığınız söz konusu olmuyor. Hastalığa yakalanma ihtimaliniz yüzde 1-2’lere düşüyor. Şöyle bir örnek verebiliriz ki siz maske taktınız ve o ortamda herhangi bir riskte söz konusu ise o maske sizde yüzde 80-85 koruyucu özelliğine sahiptir. Bu anlamda ısrarla ‘maske takın' denilmesinin altında bilimsel gerçekler olduğunu vatandaşımızın hiçbir zaman aklından çıkarmaması gerekiyor”



Bu içeriğe emoji ile tepki ver