Zanka

Satışı yasak olmasına rağmen hızlı test kitleri, birçok kişi tarafından PCR testine gitmemek için kullanılıyor. Hem antikor hem de korona testi için kullanılan bu kitlerin, güvenilirliği ise tartışma konusu oldu. Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası Başkanı Dr. Gürsel Özer, “Hızlı antikor testlerindeki negatif sonucun tek başına güvenirliği yok. Mutlaka PCR testiyle sağlaması yapılmalı” uyarısında bulundu ve bu testlerin teşhis amaçlı olmadığının altını çizdi…

Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Başkanı ve Aile Hekimi Dr. Gürsel Özer, hızlı antikor testleriyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Hızlı test kitlerinin eczanelerde satışı olmamasına rağmen çeşitli yollarla temin edildiğini ve hastaneye PCR testine gitmek istemeyen vatandaşların “Covid miyim değil miyim” şüphesiyle iş yerlerinde, hatta evlerde kullandıklarını belirten Dr. Gürsel Özer, şunları söyledi:

“Hızlı antikor testlerindeki negatif sonucun tek başına güvenirliği yok. Mutlaka PCR testiyle sağlaması yapılmalı. Bu testler aslında teşhis amaçlı değil, kişinin daha önceden Covid geçirip geçirmediğinin anlaşılması için, tarama amaçlı kullanılır. Bireysel kullanımı, yalancı güven duygusu ile kişinin hastalığı yaymasına sebep olabilir.

Basit, parmaktan kan alınarak yapılan hızlı antikor testlerinin bir şekilde bir yerlerden temin edildiği ve bunların bazı iş yerlerinde bile tanı için kullanıldığını duyuyoruz. Bunun çok anlamlı olmadığını biliyoruz. Çünkü virüse maruz kaldıktan sonra 7 gün içerisinde antikorlar oluşmaya başlar. Örneğin bundan önceki bir sürede henüz antikorlar oluşmamışken test yapıldıysa, bu da tehlikeli durumlara yol açabilir. Çünkü bulaştırıcılığınız var ve o süreyi yakalayamadığınız için, kendinizi negatif sayıyorsunuz. Güvende hissettiğiniz için de çevrenizi de tehlikeye atmış oluyorsunuz”

NE ZAMAN KORONA TESTİ YAPTIRMALI?

Kişide eğer hastalık belirtisi ya da temaslı şüphesi varsa mutlaka PCR testi yapılması gerektiğini belirten Dr. Özer, şüpheli durumlarda testin ne zaman yaptırılması gerektiğine dair ise şöyle konuştu:

“PCR testleri hala altın standarttır ki bunda bile aslında kişinin semptom gösterip göstermediği önemlidir. Çünkü PCR testlerinin de yalancı negatif sonuç verme ihtimali vardır. Diyelim herhangi pozitif biri ile temas ettiniz. Kendinizden şüpheleniyorsunuz. 4-5. günden itibaren belirtiler ve bulaşıcılık başlıyor. 4-5 gün boyunca semptom vermeden geçirebilirsiniz. Pozitif sonuç ancak bu süreden sonra alınabilir. Zaten Sağlık Bakanlığının bilimsel tavsiyelerinde de bu şekilde. Temaslı iseniz en az 5 gün sonra ya da ortalama 7 günde test yaptırılması tavsiye ediliyor. Doğru olan da bu. Ama burada da gene önemli olan semptomlar.

Semptom varsa test öneriliyor. Çünkü temaslı da olsanız virüs yükünüz az olabilir, hastalığı geçirmeyebilirsiniz. O yüzden semptomunuz da olmaz ve testiniz de negatif çıkar. Asıl önemli olan, bu sürede maske mesafe hijyen izolasyonu uygulayıp semptom ve bulgular olduğu zaman mutlaka PCR testi yaptırmaktır. Hızlı antikor testleri ise ancak hastalığı geçiren kişilerde 'antikor yanıtı oluşmuş mu oluşmamış mı?' buna bakmak için yapılabilir. Bunu da bilim insanları yapsın, koruyuculuk ne kadar devam ediyor, hangi gün ne antikoru oluşuyor ya da hastanelerde araştırmalar için yapılsın. Ama bizim gibi kullanıcılar için, bireysel olarak bu testi yapmanın herhangi bir anlamı yok.

Bu testleri aslında hastalığın geçirilmiş olup olmadığını anlamak için değerlendirmek gerekiyor genelikle. Immunoglobülin M değeri, kabaca enfeksiyonun aktif dönemini, Immunoglobülin G değeri ise geçirilmiş enfeksiyonun varlığını gösterir. IgM, tahmini 7 günden sonra pozitifleşir. IgG ise kabaca 14. günden sonra pozitifleşir. Tanı testi olarak kullanılması çok uygun değildir. Şu dönemde PCR testleri yine en avantajlı testlerdir. Çünkü antikor testlerinde ilk 7 günde genellikle pozitif değer çıkmaz. Genellikle 10. günden sonra ancak yakalayabilir. Bunu, daha çok bağışıklık gelişip gelişmediğini değerlendirmek için kullanmak daha uygundur"



Bu içeriğe emoji ile tepki ver