Zanka

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, döviz alım ihaleleriyle rezervlerin arttırılacağı ve kimsenin kısa vadede faiz indirimi beklememesi gerektiğini açıklamıştı. Peki Ağbal’ın bu açıklaması ne anlama geliyor? Reel sektörün durumu ne? Gazeteciler Selçuk Geçer ve Çetin Ünsalan anlattı…

Zanka TV’de yayınlanan 3Gen programında bu hafta, gazeteciler Selçuk Geçer ve Çetin Ünsalan, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın açıklamalarını masaya yatırdı.

Ağbal’ın açıklamalarını Selçuk Geçer, şöyle değerlendirdi:

 “Naci Ağbal diyor ki; biz dövizi baskılayarak, ekonomideki sorunu çözeceğiz. Merkez Bankası rezervlerini dolduracağız, kısa vadeli dış borçlarımızı da vatandaşlarımızdan alacağımız ucuz dövizle ödeyeceğiz diyor. Yani bir kez daha vatandaşı feda edeceğiz diyor. Çünkü vatandaş biliyorsun kendini korumak için dolar aldı, şimdi bu doları en ucuzdan kapatmaya çalışacağız diyor. Çok da inandırıcı değil. Gerçekçi de değil. Geçen hafta bir döviz mevduat rezervlerinde bir düşüş oldu ama genel itibariyle alım süreci yeniden başladı.

Yükseliş eğilimi de yani vatandaşların döviz alımı, altın alımı devam edecek. Çünkü gerek Merkez Bankası, gerek TÜİK, gerek ekonomi yönetimi tamamen inandırıcılığını kaybetmiş durumda. Güven de vermiyor artık. Merkez Bankası’nın faiz artırımlarının dövizi baskılamak dışında hiçbir işe yaramadığı da görüldü, bunun kısa vadeli olduğu da görüldü. Övünülecek tek şey dövizi baskılamaksa bravo, biz de alkışlayalım ama bu dövizi faiz artırarak, Merkez Bankası rezervlerini boşaltarak, dışarıdan kaynağı belli olmayan sıcak para getirerek yaparsan eğer, bu evet kısa vadede doları düşürür ama ekonomide tansiyonu yükseltir. Çok net bir şekilde stagflasyona girdik şu anda.

Stagflasyon, ekonomik krizden daha tehlikeli olan bir süreç aslında ekonomik bunalım diyebiliriz. Yüksek işsizlik ortamı, yüksek enflasyon ve durgunluk ortamı. Yani bütün olumsuzlukların bir araya geldiği bir ortamdan bahsediyoruz. Türkiye’deki enflasyon TÜİK’in işaret ettiğinden daha fazla.”

EKONOMİ TARTIŞILIYOR, SEBEBİ TARTIŞILMIYOR

Dolar tartışırken, enflasyon tartışırken, faiz tartışırken beni en çok rahatsız eden sürekli sonuç üzerinden gidiliyor. Türkiye’de neyin ne olacağı sürekli tartışılırken, bunun niye olduğu konusunda doğru düzgün çok az kişi kafa yoruyor” diyen Çetin Ünsalan ise, hafta sonu iki sanayi odası başkanıyla yaptığı görüşmelerde bu konunun nasıl gündeme geldiğini anlattı:

“Sanayici gözüyle anlatayım, diyor ki; bizim için elbette esas olan yatırımdır diyor, büyümenin yatırımla gelmesi gerekir fakat aşağı yukarı bugünkü faiz oranlarını baz alsanız bile diyor, minimumlarda yüzde 20’lerde reel sektöre maliyeti olan bir fotoğraf içerisinde kimse yatırım yapmaya cesaret edemiyor diyor. İkincisi; yatırımdan bahsederken dolar bazında dövizden bahsettiler. Hepsinin de ortak değerlendirmeleriydi. Dedi ki, tabi ki bir ülkeye yatırım gelmesi çok önemli ama yatırımdan neyi kast ediyoruz? Şu anda son 10-15 günde gelen yatırım bize lazım değil dedi. Böyle yatırım gelecekse gelmesin dedi. Çünkü günün sonunda evet doları baskılayıp aşağıya sıcak para temasıyla indirmeyi başardık ama bunun gelişi de gidişi de bize zarar veriyor dedi. Nasıl? Reel sektörden çok açık bir uyarı, şu andaki dahil zarar seviyesinde. Şu anda bile rekabet edebilme konusunda sıkıntı çekiyoruz. Faizden başımız belada, öbür tarafta dolaşın düşüşüyle ilgili ihracatta da başımız belada dedi.”

PROGRAMI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ…



Bu içeriğe emoji ile tepki ver