Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gece yarısı aldığı kararla görevden alındı. Bugün piyasaları alt üst eden ve Türk lirasına ciddi değer kaybettiren kararın gerekçesi ise tartışma konusu. Kararın piyasaların beklentisi üzerinde alınan faiz kararıyla ilgili olduğu da, 130 milyar doların nerde olduğunun araştırılmasıyla ilgili olduğu da iddia olarak masada. Peki gerçek sebepler neler? Ağbal’ın yerine getirilen Şahap Kavcıoğlu ile Berat Albayrak’ın yolu nasıl kesişiyor? Demokratik Değişim Hareketi Sözcüsü Rubil Gökdemir, çarpıcı noktalara değinerek anlattı…
Zanka TV’de yayınlanan Ekonomi Politik programında Demokratik Değişim Hareketi Sözcüsü Rubil Gökdemir, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın gece yarısı görevden alınmasının perde arkasında yatan nedenleri anlattı.
Gökdemir sebepleri şöyle sıraladı:
“SESSİZ KALDI”
* Naci Ağbal’ın göreve geldiğinden beri ortaya koyduğu bir şey var, 7 Kasım 2020 tarihini kendine milat seçti. 7 Kasım’dan öncesini çok iyi bildiği için o döneme sahip çıkmadı. 7 Kasım’dan sonrasına yani kendi görev alanına odaklandı. 128 milyar dolarlık döviz rezervinin eritilmiş olduğu önceki döneme ait soruları cevapsız bıraktı, sahip çıkmadı. Muhalefetin Berat Albayrak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik eleştirilerine sessiz kaldı. “128 milyar dolarlık rezerv nereye gitti?” sorusuna sessiz kalarak bir anlamda ikrar etmiş oldu ki ‘Benim açıklayacağım bir şey yok’. Nitekim basın toplantısında da bu soruyu yanıtsız bırakmıştı.
“DOĞRULARI SÖYLEDİ”
* Yine çok önemli bir şey yaptı Naci Ağbal, 2 Şubat 2021 tarihinde Merkez Bankası’nın 42. Maddesine göre hazırladığı bilgilendirme mektubunu, yani Merkez Bankası’nın neyi yapıp yapmadığı, neyi yapıp yapamayacağını Sayın Cumhurbaşkanı’na bir mektup hazırladı. Bunu aynı zamanda kamuoyuyla da paylaştı. O mektupta muhalefet partilerinin bile tespit edemeyeceği kapsamda ciddi tespitleri, değerlendirmeleri, açıkça olmasa da eski dönemde yanlışların neler olduğunu ortaya koyacak 11 sayfalık mektup yayınladı. Orada şunu söylüyordu; 2020 yılından bahsediyor, “yıllık kredi büyümesi ikinci çeyrekten itibaren ivmelenmiş ve 2017 yılındaki kredi garanti fonu kaynaklı hızla genişlemenin bile ötesinde bir genişlemeye neden olmuştur” diye tespit yapıyor. Bu tespitte de diyor ki; 2020 yılında 949 milyar TL’lik düşük faizli kredi genişlemesiyle öyle bir enflasyon yaratacak ortam yaptınız ki ve bu parasal genişlemenin döviz talebine gitmesi sonucu olarak da elinizdeki döviz rezervleriyle de kurlara müdahale ederek, hem kur krizine hem de enflasyonun artmasına yol açtınız. Naci Ağbal, piyasaya güven vermek için doğruları söyledi.
* Sayın Cumhurbaşkanı Şubat ayında damadına sahip çıkmaya başladığı tarihten itibaren, Naci Ağbal yine sessizliğini korudu. Naci Ağbal, muhalefetin Berat Albayrak’a saldırması sonucu yine sustu. Cumhurbaşkanı ısrarlı bir şekilde o dönemi ve 128 milyar dolarlık rezerv kaybını, piyasa koşulları içinde hukuka uygun bir şekilde finansal dalgalanmayı önlemek maksadıyla açık açık söylemesine rağmen, yine Naci Ağbal hiç o topa girmedi. Yine Sayın Cumhurbaşkanı’nın ‘Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 95 milyar dolardır’ diyerek hiç ağzına eksi rezervleri almaması yönündeki beyanlarında dahi hiç topa girmedi. Aksine Merkez Bankası’nın kayıtlarını şeffaf şekilde açtı ki, 48 milyar dolarlık eksi rezervler hakkında bilgi sahibi olundu.
YENİ ŞAFAK GAZETESİ - ŞAHAP KAVCIOĞLU – BERAT ALBAYRAK
* Faiz kararından bir gün sonra 19 Mart tarihli Yeni Şafak gazetesi, ‘Bu operasyonu kim adına çektiniz’ diye Naci Ağbal fotoğraflı bir manşet çıkardılar. Düşünün ki kendi maliye bakanımız, bütçe ve strateji başkanımız, Merkez Bankası başkanımız ve milletvekilimize ‘Bu operasyonu kim adına çektiniz’ diye dış güçler veya komplo teorilerini çağrıştıracak laflara, suçlamalara muhatap kılıyorsak, burada rasyonel bir görevden alma yok. Bir operasyonun olduğu belli. Merkez Bankası Başkanı’nı ‘Sen hangi dış güç adına, hangi dış mihrak adına bu operasyonu Merkez Bankası’na ve Türk milletine çektin?’ diye bir suçlamaya muhatap kıldılar. Bunun normal bir görevden alma olmadığı ortada. Nitekim bu gazetenin köşe yazarı Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu da, Sayın Cumhurbaşkanı’nın ‘faiz sebep, enflasyon sonuçtur’ tezini savunan Şahap Kavcıoğlu da Naci Ağbal’ın yerine göreve getirilerek, sanki operasyonun merkezinin Yeni Şafak gazetesi olduğu, Berat Albayrak’a yakın bir basın organı olduğu, hem yeni atanan kişinin de Varlık Fonu’nun Başkan Yardımcılığına getirilen Erişah Arıcan’ın ikisi de doktora öğrencisiymiş. Hem Berat Albayrak, hem de Şahap Kavcıoğlu. Naci Ağbal da Sayın Cumhurbaşkanı’nın ve Sayın Berat Albayrak’ın önceki politikalarına sahip çıkmamasının sonucu olarak görevden alınıyor. Sebep budur.
PROGRAMIN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ
