Zanka

Kartal’da 2 yıl önce çöken Yeşilyurt Apartmanı’nda 21 kişi hayatını kaybetmişti, 17 kişi de yaralanmıştı. 34 tutuksuz sanığın yargılandığı davada savunma yapan Abdi K., 1999-2003 yılları arasında imardan sorumlu belediye başkan yardımcılığı yaptığını belirterek "Bu binaya muttali olsaydık mutlaka para cezası ve yıkım kararı alırdık" dedi. Dosyanın bilirkişiye gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi…

İstanbul Kartal’da Yeşilyurt Apartmanı’nın 2019 yılında çökmesi sonucu 21 kişinin hayatını kaybettiği ve 17 kişinin de yaralandığı olaya ilişkin 34 sanığın tutuksuz yargılandığı davanın 9. celsesi görüldü.

Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz 7 sanık ve taraf avukatları katıldı.

Mahkeme Başkanı Dursun Kaya, Kartal Belediye Başkanlığı’na yazılan müzekkereye cevap geldiğini ve binanın yıkılmasının ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından olaya el konulduğunu, belediyenin herhangi bir işlem yapılmasını yasakladığını ve bu nedenle olay yerinden herhangi bir numune alınmadığının bildirildiğini söyledi.

SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİLER

Savunma yapan sanık Taşkın K. "Binanın yapım aşamasında hiçbir belge altında imzam ve sorumluluğum bulunmadığından 2000 yılı Mart ayında yalnızca 2 ay kadar süre ile Orhantepe Mahallesi’nde mıntıka mühendisi olarak görev yaptığımdan dolayı herhangi bir kusurum ve sorumluluğum olmadığını düşünerek beraatimi talep ediyorum" dedi.

Sanık İbrahim Ç. Kartal Belediyesi’nde 1998-2002 yılları arasında İmar Müdürü olarak çalıştığını belirterek “Ben göreve gelmeden 6-7 yıl önce bina yapılmış, bina yapımıyla ilgili benim bir bilgim yoktur. Bina ile ilgili eksik bir kusurum söz konusu değildir. Ben görevden ayrılalı 20 yıl oldu, olayda herhangi bir kusurum olmadığından beraatimi talep ederim" şeklinde konuştu.

"BAŞLARKEN BİLE MECVUT PROJEDEN 41 METREKARE BÜYÜK BAŞLADI"

Sanık Abdi K. ise 1999-2003 yılları arasında imardan sorumlu belediye başkan yardımcılığı yaptığını ifade ederek "İddianamede birden fazla taksirle ölüme neden olma suçundan hakkımda dava açılmıştır. Suç vasfının ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma olması gerektiğini düşünüyorum. Bu binada 1994-95 yıllarında bitmiş ve içinde insan oturmaya başlamıştır. Başlarken bile mevcut projesinden 41 metrekare büyük başlamıştır. Bu bina ruhsata aykırı olduğundan dolayı muttali olduğumdan yıkım kararı alınıp ruhsatın iptal edilmesi gerekirdi" ifadelerini kullandı.

“YIKIM KARARI ALINSA DAHİ TAHLİYE KARARI VERİLMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİ”

Sanık Abdi K. 1999 ile 2001 yılları arasında Kartal’da bulunan 17 bin binaya genel olarak vatandaşlara binalarını yapı denetim firmalarına kontrol ettirmeleri için bir uyarı yazısı yazdıklarını kaydederek savunmasını şu şekilde sürdürdü:

"Bu yazdığımız yazından dolayı müfettiş hakkımda ön inceleme istemiştir. Bu binaya muttalli olsaydık mutlaka para cezası ve yıkım kararı alırdık. Yıkım kararı alınsa dahi içerisinde fiilen insanlar oturduğu için mahkemelerin bu bina ile ilgili tahliye kararı verilmesi mümkün değildi. Dolayısıyla beraatimi talep ederim."

Tutuksuz sanıklar Ali A. ve Bayram Ali B. de suçsuz olduklarını öne sürerek beraatlerini talep etti.

SANIKLARIN TUTUKLANMASI TALEP EDİLDİ

Sanıkların beyanlarını kabul etmediklerini belirten müşteki avukatı Ferda Aksu Erin, "Biz bu olayda suç vasfının 'Kasten öldürmenin ihmali davranışlarla işlenmesi' şartlarının oluştuğu kanaatindeyiz. Bu nedenle suç vasfının değişme ihtimali nazara alınarak sanıkların tutuklanmasını talep ediyoruz" dedi. Sanık avukatları da müvekkillerinin beraat etmesini talep etti.

DOSYA BİLİRKİŞİYE GÖNDERİLECEK

Mahkeme heyeti, şikayetçi avukatının tutuklanma talebini reddederek, bir kısım sanıkların duruşmadan vareste tutulmasına karar verdi. Sanık Uğur Mısırlıoğlu’nun imza şeklindeki adli kontrol talebinin kaldırılmasına karar veren heyet, Mısırlıoğlu hakkındaki yurt dışı çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol tedbirinin devamına karar verdi. Deliller toplandıktan sonra dosyanın 3 kişilik bilirkişi heyetine gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

İDDİANAME

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kartal Yeşilyurt Apartmanı'nın 6 Şubat 2019 tarihinde çöktüğü, çökme sonucu 21 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı belirtiliyor. İddianamede, inşaatta standartlara uymayan beton kullanıldığı, betonun deniz kumundan yapıldığı belirtilerek, betonun TSE standartlarına uygun olmadığı bilgisine yer veriliyor. Standartlara uygun olmayan betonun binanın yıkılmasında ana etken olduğu savunulan iddianamede, binanın en ve boyunun da projeye uygun olmadığı, 7 katlı binanın 2 katının kaçak yapıldığı, 7 kat olarak hesaplanan binaya 9 katın yükünün taşıtıldığı kaydediliyor. İddianamede binanın projesini oluşturan mimar Suzan Çayır, inşaatın teknik sorumlusu Uğur Mısırlıoğlu ve inşaatın teknikeri Arzu Baran için, "Taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak" suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları isteniyor. Hazırlanan ve bu davayla birleştirilen diğer iddianamede ise Kartal Belediyesi’nde 1992 yılından binanın çöktüğü tarih olan 6 Şubat 2019’a kadar çalışan 31 sanık hakkında "Taksirle birden kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak" suçundan 15’er yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor.

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver