İsmail Küçükkaya, yerel basınla özel bir etkinlik kapsamında bir araya geldi. Medyanın halini eleştiren Küçükkaya, “Bazı yasal düzenlemeler yapılmalı” diyerek önerilerini de anlattı.
İstanbul Gazeteciler Derneği’nin “24 Temmuz Basında Sansürün Kaldırılış Yıldönümü” nedeniyle düzenlediği söyleşi Avcılar Barış Manço Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Çok sayıda yerel basın mensubu temsilcisinin katıldığı söyleşinin onur konuğu İsmail Küçükkaya oldu. Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli’nin de katıldığı söyleşide Türkiye’deki basın özgürlüğü ve basına uygulanan sansür konuları konuşuldu.
İstanbul Gazeteciler Derneği Başkanı Mehmet Mert yaptığı açılış konuşmasında basında sansürün kaldırıldığı 1908 yılından bu yana geldiği noktaya değindi. Mert konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye'de basında sansürün kaldırılmasının yıl dönümü olarak her yıl 24 Temmuz günü törenler düzenlenir. Bu özel gün; ''24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı'' olarak kutlanır. II. Meşrutiyetin yürürlüğe girmesiyle birlikte, çıkan gazeteler sansür memurlarına verilmeden basılmış ve bugün sansürün kaldırılması olarak tarihe geçmiş.
Türkiye’deki basın kuruluşları zaman zaman 24 Temmuz 1908 öncesini hatırlatan dönemlerden geçtiler ama 24 Temmuz simge olarak önemini hiç kaybetmedi.
Kuşkusuz ülkemizde basında sansüre örnek gösterilecek çok olay olmasına rağmen akıllara en son 31 Mart 2019 tarihinde gerçekleşen yerel seçim sonuçlarının yayınlanması durumu gelecektir. Bilindiği üzere devletin haber ajansı (Anadolu Ajansı) seçim sonuçları iktidar partisinin adayının aleyhine gittiği anda verileri dondurarak ciddi bir kaosa imza atmıştır. Ve bu sansüre ertelenen seçimlerde sandığa giden seçmenler ciddi bir şekilde tepki göstererek bir anlamda iktidar adayını cezalandırmış, rakibini ödüllendirmiştir. Gelişen ve değişen internet çağı sayesinde artık sansürden bahsetmenin zor olduğunu söylemek mümkün. Yeter ki bilgi sahibi olunsun.
Basın eşittir hakikatleri yazan söyleyen demek. Sansür eşittir gerçeklerin kamuoyundan saklanması demek.
Teknoloji çağında yaşadığımız için artık sansürden fazlaca söz etmenin de mümkün olmadığına inanınız... Her şeye rağmen; II. Meşrutiyetin yürürlüğe girmesiyle birlikte, ''24 Temmuz 1908'de gerçekleşen, basında sansürün kaldırılışının 111. Yıldönümünü kutluyor, haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkının teminatı olan basın ve düşünce ifade özgürlüğünün yaşandığı bir medya dünyası diliyorum.”
Davetin onur konuğu İsmail Küçükkaya ise “10bin meslektaşımız işsizken ve pek çok basın mensubu hapisteyken ben bugün bayram havasında olamıyorum o nedenle bugün buraya, kutlama için değil, dertleşmeye geldim” dedi.
Küçükkaya ardından medyanın şu anki durumunu şöyle eleştirdi:
“ Medyanın durumu içler acısı. Bağımsız ve tarafsız çok az gazete ve televizyon var. Basının ciddi sorunları var. Bu sorunları ve çözüm önerilerini konuşmaktan yanayım. Özellikle Medya patronlarının başka bir ticari işi olmamalı. İşlerine zarar gelmesinden korkan veya işleri için kendi medyasını kullanan, burayı bir yan kuruluş olarak gören patronlar olmamalı. Bazı yasal düzenlemeler yapılmalı. Mesela sistem şöyle olmalı; Bir medya patronunun gazetecilik dışında başka bir ticari faaliyeti olamaz diye bir zorunluluk getirilmeli.
Gazetecinin görevi halkın çıkarlarını korumaktır. Bu bir kamu görevi gibidir. Gazetecinin görevi güç, iktidar ve zenginlik sahiplerinin çıkarlarını korumak değildir.
Bizim Fox TV haberlerinin en çok izlenen haberler olmasının asıl sebebi budur. Başkaları gibi bir tarafı ya da daha önemlisi gerçekleri görmezden gelmiyoruz.
Ben yine de iyimserim. Halkın sağduyusu var. Son dönemde görüyoruz ki gerçekleri duymak isteyen ve demokrasiye acıkmış bir halk ve basının özgür olmasını isteyen bir basın var.
Basın özgürlüğü kavramıyla ve demokrasi bilinciyle çok daha iyi yerlere doğru gideceğimize ben şahsen inanıyorum.”
İsmail Küçükkaya ayrıca, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli’nin Türkiye için önemli bir başarı örneği olduğunu söyleyerek, her zaman kendisini takipte kalacaklarını ve basın olarak gerekli desteği vereceklerini dile getirdi.
