Zanka

“Bir ülkenin liderleri o ülke halkının aynasıdır. Halkın genel mizacını, halkın cehaletini, gelişmişlik seviyesini yansıtır. Nihayetinde o lider o toplumun içinden çıkmıştır.” derler.

Aynı şekilde ülke siyaseti ve gündemine ilişkin yazılar yazan gazeteci ve yazarlar da o toplumun aynasıdır.

Savaş çıkar çıkmaz sosyal medyada bu felakete dair önümüzden sel misali akıp giden uğultulu düşünceleri takip etme olanağımız mevcut.

Bu uğultulu düşüncelerden halkımızın derhal futbol taraftarı psikolojisine bürünüp taraf tutma yolunu seçtiğini gördük.

Kimi Rusya kimi Ukrayna taraftarı oldu, hararetle holiganlığa girişti. Tıpkı sosyal medyadaki halkımız gibi kimi yazarlarımız da yanında duracağı ülkeyi seçip ringde köşelerine geçtiler. Derhal kalemlerini boksör yumruğu gibi sallamaya giriştiler.

Bakınız onlar da halkın aynası, aydın değil, genelin küçük birer kopyaları.

Savaş başlayıp dehşet çanları kulakları sağır ederken, Yılmaz Özdiller Ukrayna'nın başına nasıl adi bir komedyenin geçip ülkesini uçuruma sürüklediğini yazıyor, ah Ukrayna ah! Rahat durmadın, başına bunların geleceği belliydi türünde cümleler sarf ediyor, bir ülkenin başka bir ülkeyi işgal etmesinin nasıl bir haklı gerekçesi olabileceğine kafa yormuyor, tüm bunlar Volodimir Zelenski yüzünden diyordu.

Rusya Ukrayna'yı kana bulamak üzere harekete geçtiğinde Soner Yalçınlar Ukrayna’daki oligarklardan bahsediyor, bu ülkede Ukraynaca bilmeyenlerin, ana dili Ukraynaca olmayanların seçime giremediğini yazıp bunun demokratik bir uygulama olmadığını, nasıl olur da Ukrayna’yı Ruslar, daha doğrusu Putin'in maşası olan insanlar yönetemez diye dizlerini dövüyordu.

Komedyen diye küçümseyip yerden yere vurdukları, cibilliyetsiz ilan ettikleri Zelenski’yi okurken benim aklımdan şunlar geçiyordu:

Şu çağda ülke yönetmek sanki büyük bir iş mi? Hırsız olma yeter. Sistem mevcut. Modern kurumlar; laik eğitim, laik yargı sistemi ve diğerleri hakeza... Nedir yani. Ülken Westfalya devletler sisteminin bir üyesi. Çarklar kendi kendine işliyor. Sen çomak sokma, çalıp çırpma, halkın sesini isteğini dinle, sadece şahsi ikbalinin peşinde koşma, bir tek kendi aklınla hareket etme; bakanlara, bürokratlara, danışmanlara, akademisyene, uzmanlara kulak ver yeter.

Gördük ki her fırsatta ağır aksak ilerleyen doğu anlayışından, Ortadoğu’nun az gelişmişliğinden şikâyet eden Soner Yalçınlar, Yılmaz Özdillerin kafasındaki lider profili bambaşkaymış. Vurdu mu ses getiren; komedyen, ressam, şarkıcı olmayan; parti il ve ilçe teşkilatlarında pişmiş, daha doğrusu siyaset mevkiinde kaşarlanmış ya da tercihen KGB kökenli, yaşını başını almış kimseler olmalı.

Sevgili okur, bu şekilde yazınca, “Sen de taraf tutuyor Zelenski’yi işaret ediyorsun. Demek ki çift kutuplu dünyada Rusya'nın değil, ABD'nin yanındasın.” diyebilirsin.

Evet, taraf tuttuğum doğrudur. Benim yanım benim kalbim ülkesinden ayrılan iki milyon Ukraynalıyla ve kalıp savaşanların yanında, şehirleri yakılıp yıkılmış insanların tarafındayım.

Takım olarak, çocuklarımızı ölüme mi gönderiyorsunuz, diye haykıran Rus anneler ile onların evlatlarını tutuyorum.

Büyük bir tutkuyla, henüz on yaşında tek başına sınırı aşıp Polonya'daki akrabalarının yanına ulaşan çocukla, annem yürüyemediği için buradan ayrılamadım, oğlumu göndermek zorunda kaldım derken, gözlerinden acının, çaresizliğin, özlemin en katıksız, en yalın hâli okunan annenin yanındayım.

Ne Putin ne Zelenski, daha düne kadar evleri, işleri, normal bir yaşamları olan insanların safındayım.

İşgal olacağı belliydi deyip işgal eden canavarı yermeyen, bu işi olağanmış gibi gösterenlere lanet ediyorum.

Hiç kuşku yok ki Putin eski düşler gören eski kafalı bir adam. Yeni dünya düzeninde toprağı değil; parası, silahı, dev şirketleri, dev markaları olanlar oyun kuruyor. İletişim ve sosyal medya çağında savaşı kimin kazanıp kimin kaybedeceğini ise askeri güç belirlemiyor. Çok küçük ve güçsüz bir ülke olsanız da dünya kamuoyunu arkanıza aldığınızda galip gelebiliyorsunuz. Servis edilen tek bir kare fotoğraf ya da sade vatandaşın cep telefonuyla çektiği video görüntüleri birtakım şeylerin seyrini değiştirebiliyor. Zaten savaşlar da eskiden olduğu gibi iki ülke arasında gerçekleşmiyor. Dünya tek bir göz, tek bir kulak misali küçük bir köye dönüştü.

Nihayetinde vicdan ve kalp sahibi sıradan beni, Avrupa’nın Rusya’nın ABD’nin hesabı değil, savaşı yaşayanların selamet ilgilendiriyor.



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
62