Zanka

“Kral çıplak demenin vaktidir” sözleriyle çok konuşulan Bülent Arınç’a, AKP’li Mehmet Metiner “Arınç’ın ismini duymak istemiyoruz, yeter artık. Onu partide tutanlara yazıklar olsun” diye tepki göstermişti. Arınç, Metiner’e çok sert ifadelerle yanıt verdi ve “İnsan omurgası 33 kemikten oluşur. Seninki ise yalan, iftira ve hasetten ibaret üç kıkırdaktan müteşekkil. Ak Parti’nin her toplantısına kurucular kurulu üyesi sıfatı ile davet edilen şahsımın partiden ihracını talep edecek cüreti nereden buluyor, bu gücü kimlerden aldığını düşünüyorsun? Sen ki sürekli birilerinin gölgesinde sana ihsan edilenle beslenen, ondan alacağını tüketip sonrakine geçen bir zavallısın” dedi…

TBMM Eski Başkanı Bülent Arınç, katıldığı bir toplantıda AKP ve iktidar medyasına yönelik “Majestelerinin gazetecileri var. Havanın suyun berraklığından bahsederler. Öksürmenin, bağırmanın zamanıdır. Kral çıplak demenin vaktidir. Allah cesur olana izzet verir” diye konuşmuştu.

AKP’li Mehmet Metiner ise Arınç’ın sözlerine, “Bizim gönlümüzde bir yeri kalmamıştır. İnşallah partimizden de ihraç olur gider. Yeter artık yani. Bülent Arınç’ın ismini duymak istemiyoruz, yeter artık. Onu partide tutanlara da yazıklar olsun diyorum. Gerçekten hadsizlikte sınır tanımamaya başladı. İfadelerin hepsi aşağılık” açıklamasıyla tepki göstermişti.

Bülent Arınç’tan Mehmet Metin’e oldukça sert ifadeler yer alan bir yanıt geldi. Sosyal medya hesabından “Kifayetsiz muhteris ve müfteri Metiner, sözüm sana!” başlıklı bir açıklama paylaşan Arınç, Metiner’e şu sözlerle seslendi:

“SENİ MUHATAP ALMAK BENİM İÇİN ZÜLDÜR”

“İnsan omurgası 33 kemikten oluşur. Seninki ise yalan, iftira ve hasetten ibaret üç kıkırdaktan müteşekkil.

Sanma ki yalan ve iftiralarını dikkate alıp cevap vereceğim. Seni muhatap almak benim için züldür. Ama! “Gerektiği zaman, hadsize haddini bildirmek, kırk yerime kaftan giydirmekten üstündür.”

Ak Parti’nin her toplantısına kurucular kurulu üyesi sıfatı ile davet edilen şahsımın partiden ihracını talep edecek cüreti nereden buluyor, bu gücü kimlerden aldığını düşünüyorsun? Sen ki sürekli birilerinin gölgesinde sana ihsan edilenle beslenen, ondan alacağını tüketip sonrakine geçen bir zavallısın. Tam da bu sebeple geçmişinden nedamet getirmeyi alışkanlık haline getirmişsin. HADEP’te siyaset yaparken Milli Görüş yıllarından nedamet getirdin. Liberal oldun, Kürtlüğünden nedamet duydun. AK Parti çatısı altında siyaset yaparken, nasıl olsa duyulmaz özgüveniyle kuytuda köşede, dönemin Başbakanı Sayın Erdoğan’a ağza alınmayacak hakaretler ettin. Hakaretlerini önce PKK komplosu diyerek reddettin, bir hafta sonra söylediğini kabullenerek canlı yayında özür dilemek zorunda kaldın.

“BİLDİKLERİMİ AİLENE HÜRMETEN KONUŞMUYORUM”

Özel hayatın, dünün ve bugünün ile alakalı bildiklerimi ailene hürmeten konuşmuyorum.

Benim aidiyetim ne kişilere, ne de kişilerden vücut bulmuş kurumlaradır; yalnızca yüze Allah’a ve onun bana emrettiği değerler bütününe sadığım. O yüzden hangi mevkide olursam olayım doğru bildiklerimi her daim söyledim. İnandığım değerler bütününü dünyevi istikbal uğruna terk etmedim.

Eğilmedim, bükülmedim! Ömrümü vakfettiğim davadan bir an olsun dönmedim. Davam, gönül tahtımda huzur ve sükunetle oturmakta. Sizlerin bugün “dava” dediği şey, dünyevi ihtiraslara batmış, gökten inecek bir damla rahmete hasret çorak bir araziden ibaret. Sen ise şimdi bu çorak arazide nefes dahi alamamanın yarattığı nörolojik ve psikolojik bir vakasın.

Fikirlerim, ideallerim ve davamın bahçesinde gönlüm ferahtadır. Bu bahçeyi terk edenler ise hezeyanlarına her geçen gün yenisini eklemekte, milletin ve Hakk’ın terazisinde bir kuş tüyü kadar sıklet çekememektedir.

Maalesef davamın değerler bütününü hazmetmişler azınlıkta kalırken sen ve senin gibilerin çoğunluğu galebe çaldı. Geceleri başımı yastığa koyarken hayıflandığım tek şey budur.

Çirkin, kaba, ahlak dışı ve yakışıksız sözlerini sana misliyle iade ediyorum.

Hadi iki çift laf daha edeyim de tamam olsun. Sen ne bir Kürt kadar mert ne de bir Müslüman kadar ahlaklısın.”

 

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver