Zanka

Madrid’de gazetecilerle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, asgari ücretle ilgili “Biliyorum ki Asgari Ücret Tespit Komisyonu en ideal seviyeyi belirleyecek. Biz de inşallah müjdeli haberi işçilerimizle, emekçilerimizle paylaşırız. Hiçbir vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme sözümüz, kararlığımız var” dedi…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Liderler Zirvesi için gittiği Madrid'de medya mensuplarıyla buluştu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İsveç ve Finlandiya ile imzalanan mutabakat konusunda “Biz bu noktada en başından beri ortaya koyduğumuz ilkeli ve dirayetli tutumu Madrid’de de sürdürdük” diyen Erdoğan, bundan sonraki süreçte verilen sözlerin yerine getirilip getirilmediğini yakından takip edeceklerini söyledi ve “Terörle mücadelesinde defalarca arkasından hançerlenmiş bir ülke olarak ihtiyatlı davranıyoruz” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

SURİYE’YE YÖNELİK YENİ HAREKAT

* Bu konuyla ilgili olarak benim her zaman bir ifadem var; bir gece ansızın gelebiliriz. Hiç telaşa gerek yok. Aceleye gerek yok.

* Biz zaten şu anda o bölgede çalışıyoruz. Malum, bir taraftan Irak’ın kuzeyindeki çalışmalarımız, bir taraftan yine aynı şekilde Suriye’nin kuzeyinde, Afrin’de vesaire çalışmalarımız var.

* Bu arada tabii üzüntümüz büyük, şehitlerimiz de oluyor ama onlara 1’e 10 bedelini ödetiyoruz. Şu anda bu harekât yürüyor. Ama tabii şu ana kadar anlaşılanın veya anladığınızın ötesinde beklentiler var. Onun da farkındayım.

* Biraz sabırlı olursak, biz şu anda peyderpey yürüttüğümüz operasyonların fevkinde olanı da inşallah en güçlü şekilde vakti saati geldiğinde gerçekleştiririz.

YUNANİSTAN’LA İLİŞKİLER: KENDİSİNE ÇEKİ DÜZEN VERSİN

* Yunanistan’ın başındaki zatın tavrı zaten belli oldu. Bu tavır karşısında da bazı aracıları devreye sokuyorlar. Yaptığım görüşmelerde hemen hemen bütün cumhurbaşkanları, başbakanlar “Biz aracı olalım, bir araya getirelim, görüşmeniz olmayacak mı, en azından bu yıl sonuna kadar görüşme yapsanız” gibi bir yaklaşım ortaya koydular. Biz de kendilerine şunu söyledik; “Kusura bakmayın, bizim şimdilik bu görüşmeye ayıracak vaktimiz yok.”

* Çünkü adaları şu anda nasıl silahlandırdıkları ortada. Diğer taraftan hava sahamızı sürekli ihlal ediyorlar. Şimdi bizimle uyumlu bir hale gelecek olan kalkıp da hava sahalarımızı ihlal etmek suretiyle bizi tahrik eder mi?

* Bir de adalara gidiyor; oralarda beton barınaklar yapmak, çukurlar kazmak suretiyle oralardan da sinyal vermeye kalkıyor. İyi niyeti yok. İyi niyeti olsa bu adımları atmaz. Bunları yaptığına göre, kusura bakmasın, biz bu yıl bir defa Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısını yapamayız, yapmayacağız.

* Ve o artık Türkiye’deki gelişmeleri beklesin. Kendisine de çeki düzen versin. Kendisine çeki düzen vermedikten sonra bizim bir araya gelmemiz mümkün değil.

KADIN CİNAYETLERİNE İDAM CEZASI GELİR Mİ?

* Bu konu ile ilgili olarak Devlet Bey’in de zaten bir açıklaması olmuştu. İdam konusu ülkemizin yeniden gündemine gelebilir ve bu tartışmaya açılabilir.

* Tabii Pınar Hanım’ın ölümü rastgele bir ölüm de değil. Tamamen burada bir vahşet söz konusu. Bu vahşet bu millete yakışmaz. Böyle bir şeye katlanmamız da mümkün değil. Bunun için de gerekli müzakereleri, tartışmaları Adalet Bakanım ile de yaptık, bunları konuştuk. Gerekirse bu tekrar gündeme getirilerek tartışma konusu haline gelmeli. Bu tartışmadan ne çıkar bunu görmeliyiz. Ardından da çıkan neticeye göre bir adım atılabilir. Çünkü Pınar Hanım’ın durumunun benzeri birçok vahşetler var.

* Bunlar hakikaten böyle yenilir yutulur şeyler değil. Onun için burada da bu işin müzakeresi tartışmaları hepsi yapılır.

* Tabii bu bir anayasa değişikliği gerektiren de bir konu. Daha önce de söylemiştim, burada Adalet Bakanlığımızın yaptığı çalışmada parlamento böyle bir karar alması halinde ben böyle bir kararı onaylarım.

MAHMUT USTAOSMANOĞLU’NUN CENAZESİ HAKKINDA LAİKLİK TARTIŞMALARI VE MUHALEFETİN TAZİYEDE BULUNMAMASI

* Bunların taziyesi bu kadar önemli mi? Hiç gerek yok.

* Oraya gelenler, özellikle Mahmut Ustaosmanoğlu Hocaefendi’nin bütün hayatı boyunca vermiş olduğu mücadeleyi yaşayanlar, buna saygı duyanlar. Ben de bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak orada bulundum. Arkadaşlarımla beraber bulundum. CHP’den de bir arkadaş geldi. O da orada bulundu. Demek ki nasibi olanlar da varmış. Bunlar maalesef nasibi olmayanlar.

*  O söylediğiniz derneklerin zaten tarzlarını biliyorsunuz. Bunlar asla bizi üzmez. Bu ülkede artık laiklik tartışması diye bir şey kalmamıştır. Bunu onlar düşünsün.

* Laiklikle alakalı bütün tanımlar vesaire hepsi özellikle partimin tüzüğünde de en güzel şekliyle vardır. Biz o çerçeve içerisinde laikliği yaşadık, yaşıyoruz. Ve birilerinden de icazet almamıza gerek yok.

* Ana muhalefetin başı bu cenazeyle ilgili bir taziye niye göndermemiş veyahut yavru muhalefet niye göndermemiş; bundan dolayı hiç dertlenmeye gerek yok ki. Herkes nasibini alır. Unutmayın, nasibûke yusibûke; nasibin neyse onu bulursun.

* Zaten Mahmut Ustaosmanoğlu Hocaefendi kendisini gerçekten yaşamış, onun duygularıyla amel etmiş, amel etmeye devam edenlerle beraber Hakk’a yürüdü. Güzel olan da o değil mi?

ASGARİ ÜCRET: İNŞALLAH MÜJDELİ HABERİ PAYLAŞIRIZ

* Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışıyor. İnşallah arkadaşlarımız çalışmayı efradını cami ağyarını mani bir şekilde bitirirler. Biliyorum ki Asgari Ücret Tespit Komisyonu en ideal seviyeyi belirleyecek. Biz de inşallah müjdeli haberi işçilerimizle, emekçilerimizle paylaşırız.

* Hiçbir vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme sözümüz, kararlığımız var. Şartlara göre ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaya devam edeceğiz.

KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER’İN MUTABAKAT TEPKİSİNE YANIT

* Adı üzerinde muhalefet. Biz bu ülkelerle ilgili “Bunlar terörle mücadele konusunda terörizme meydan verdiği sürece, teröristlere kapıları açık tuttuğu sürece bizden destek alamazlar” dedik. Şu anda da aynı noktadayız. Değişen bir şey yok.

* Eğer NATO toplantısında terör gösterileri ekrana yansıtıldıysa bunun bir anlayışı var. Eğer liderlere kitapları, görüntüleri, belgeleri dağıttıysak bunun bir anlayışı var. “Buna bir bakın. Burada ne var ne yok bunları görün” dedik. Tabii iş bitmedi.

* Ne Kılıçdaroğlu ne Meral Akşener, bunlar siyaseti hala öğrenmiş değiller. Yani NATO’ya nasıl girilir veya girilmez bunlardan haberleri yok. Önce bunu öğrenmeleri lazım. Televizyonlarda bir tanesi Dışişleri Bakanlarının imza attığı muhtırayla ilgili, Genel Sekreterin de imza attığından bahsediyor. Genel Sekreterin imzası yok. Önce bu işi bir öğren. Burada sadece Türkiye, İsveç ve Finlandiya Dışişleri Bakanlarının imzaları var. Şurası da önemli; bu imzalarla davet süreci başladı. Bunlar NATO’ya girmiş değil. Böyle bir şey de yok.

* Kaldı ki Türkiye’nin bu işe evet demesi Tayyip Erdoğan’la da bitmiyor. Nerede bitiyor? Parlamentoda bitiyor. Parlamentonun onay yetkisi var. Bu öyle bir anlaşma. Yani NATO’ya girmesi için bizim bir defa parlamentomuzdan onay alması lazım. Bunları da bilmeleri lazım.

SOSYAL MEDYA YASASININ ERTELENMESİ

* Özellikle bu hafta başka önemli olan bazı yasaların çıkması süreci de vardı. Bunun içinde öğrenci affı, 3600 ek gösterge ve başka yasalar var. Burada mutabakat sağlandı, bir konsensüs oldu.

* Cumhur İttifakı ile muhalefet şöyle bir anlayışa geldiler; “biz önce bu 5-6 tane yasayı hemen çıkaralım, Meclis açıldığında da bunu hallederiz” dediler. Grup Başkanvekili arkadaşımız beni aradı. “Böyle bir durum var. Mutabakatımız tamam, fakat dezenformasyonla mücadeleyi Meclisin açılışına bırakmaya ne dersiniz?” dediler.

* Biz de “mademki aranızda böyle bir mutabakat var, hiç olmazsa diğerlerini çıkaralım. Onları hemen yürürlüğe sokmuş oluruz. Böylece bu süreci dayanışma içerisinde bitirmiş oluruz” dedik ve onu Meclisin açılışına bırakmış olduk.



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
11