Geçtiğimiz günlerde milli takımımız için oynayacağını açıklayan Larkin, neden bu kadar etki yarattı? Nisan 2018’de Euroleague’in dibinde olan Anadolu Efes’in bugün geldiği noktada etkisi neydi?
İçinde bulunduğumuz sezona damga vuran Larkin’in, milli takımımıza verebileceklerini, Efes’in oyununa katkısı, Euroleague dengelerini nasıl bozduğunu anlatmaya çalışalım.
Öncelikle Larkin’i, bu sezon özelinde başka bir kefeye koymak gerekiyor. Çünkü yaptıkları formda bir oyuncunun yapabildiği etkiden çok farklı. Öyle bir oyun oynuyor ki, onu durdurabilmek neredeyse imkânsız bir hal aldı. Sahada istediği yere gidip istediğini yapabilen birinden bahsediyoruz. Hızı ve patlayıcılığı sayesinde potaya istediği gibi gidebiliyor. Bunu engellemek için mesafe bıraksanız bu sefer de şut atıyor. Şutunu çabuk çıkarması engellenmesini önlüyor. Şutuna el gösterirken saniyelik ihmal olduğu takdirde ya 3 serbest atış ya da 3+1 gerçekleşiyor. Baskı altında sinmeyen bu adama yapılabilecekler sınırlı. Bunları yaparken takım düzeninden uzaklaşmaması da değerini katlıyor. Bireysel yeteneklerini bir düzen içinde sergilemeyi başarması onu eşsiz kılıyor.
Anadolu Efes’e kattıklarını milli takımımıza katabileceğinden zerre şüphem yok. Oyunun içindeki dengeleri, sahip olduğu yetenek ve kararlılıkla lehimize çevirebilir. Bireysel yeteneklerinden dolayı, pas ve görüş yeteneği arka planda kalsa da aslında oldukça iyi konumda. Furkan ve Melih gibi nokta şutörlerimizi besleyebilir. Yayın gerisinden yaratacağı tehdit sayesinde boyalı alanı kullanmamız bir nebze rahat olabilir. Sahanın istediği yerinden pozisyon yaratabilen bu adamın bazı zaafları illa olacaktır. Bilhassa savunmada. Ters eşleşmelerden doğabilecek sıkıntıları yardım savunmasıyla aşma noktasında gereken adımları atabileceğimiz bir savunma sistemi yaratabiliriz. Burada iş Ufuk Sarıca’ya düşüyor. Larkin’in en verimli olacağı sistemi yaratmak ve sistemin zayıf yanlarını lehimize çevirecek şekilde işletmek milli takımımızın başarısının en önemli ölçüsü olacaktır. Tabi burada başrol Larkin olsa da Larkin’in diğer oyuncularımızla yakalayacağı uyum da çok önemli. Bireysel yeteneklerine ilaveten takım arkadaşlarını da yukarı çekebilmesi, önemli bir ölçüt olacaktır milli takımımızın başarısında.
Larkin’in, Efes’in oyununa katkısı çok basit aslında. Geliyor, atıyor, geri dönüyor. Durduramıyorlar. Bazen kendisini frenliyor ve arkadaşlarının ritim tutmasına izin veriyor. Sistemin işlemesine engel olmaması ve arkadaşlarına saygı duyması Efes’in oyununu en üst seviyeye çıkarıyor. Rakip takımın tüm savunma algısını, stratejisini değiştirebilmesiyle Efes’in hücumdaki kozlarını kullanması daha da mümkün oluyor. Onun performansı 2019-2020 Euroleague şampiyonunu belirleyecektir.
Euroleague, tarihi boyunca çok özel yetenekler ve oyuncular gördü. Theodoros Papaloukas, Dimitris Diamantidis, Dejan Bodiroga, Sarunas Jasikevicius, Andrei Kirilenko gibi oyunculara tanık olduk. 2005 Maccabi, 2012 CSKA Moscow, 2014 Real Madrid, 2017 Fenerbahçe gibi etkileyici takımlar gördük. Bazıları şampiyon olamasa da sahip oldukları kadro ve isimlerle herkesi büyülediler. Ama değişen lig ve basketbol anlayışında, geldiğimiz noktada Larkin’in oyuna kattıkları çok farklı. Sistemden çıkmadan bu kadar bireysel etki edebilen biri görülmedi. Milos Teodosic, Mike James gibi yetenekli oyuncuların en büyük zaafları onları düzen dışına itmektir. Onları bireyselliğe sürükleyip sistem dışına ittiğin kadar kontrol dışına çıkarlar ve artık yarardan çok zarar verirler. Bireysel yeteneklerini kullanan oyuncular için en büyük tehdit kuşkusuz onları sistem dışına çıkararak kontrol dışı bir basketbola sürüklemektir. Fakat Larkin en zayıf yeri çok sağlam kapatmış durumda. Asla kontrolden çıkmıyor. Yetenekli bireysel oyuncuların hatasına düşmüyor. Bu sebeptendir ki Larkin’in şu an bug’ı bulunmamakta. Bu durumda da onu dengeleyecek bir antitez henüz bulunamadı.
İçinde bulunduğumuz 2019-2020 sezonunda Anadolu Efes, Euroleague şampiyonu olsun olmasın, milli takımımız başarılı olsun olmasın Shane Larkin şu ana dek Avrupa Basketbol’una damga vuruyor. Uzun yıllar onu ülkemizde izlemek istesek de sezon sonu NBA’den sağlam bir kontrat alması yüksek ihtimal gözüküyor. Sahip olduğu yetenekler ve oyuna katkısıyla biz basketbol severleri büyülemeye devam ediyor. Bu adamı ülkemizde izleyebildiğimiz için, milli takımımızda izleyebileceğimiz için çok şanslıyız. Bu güzel oyunu, daha da güzelleştirdiğin için teşekkürler Shane Larkin.
