Zanka

AKP Grup Başkan Vekili Cahit Özkan, çoklu baro düzenlemesinin hazırlığında DDK raporlarından yararlanıldığını söylemişti. Söz konusu raporun Abdullah Gül döneminde hazırlandığı iddiaları üzerine gözler Gül’e çevrildi, Eski Cumhurbaşkanı’ndan çok net ifadelerle yalanlama geldi…

Barolara yönelik çoklu sistem düzenlemesi, tüm tartışmaların ve protestoların gölgesinde dün TBMM’ye geldi.

TBMM Ak Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, verdiği röportajda düzenlemenin hazırlık sürecine ilişkin şunları söylemişti:

“Bugüne kadar neler yapılmış, neler söylenmiş, neler yazılmış hepsini ortaya çıkardık. Liberal Düşünce Topluluğu'nun geniş bir raporu vardır ve çok önemlidir. Bunu değerlendirdik ve inceledik. Devlet Denetleme Kurulu'nun da bir raporu var, onu da değerlendirdik. Ak Parti iktidarından önceki hükümetlerin de tarihi tecrübelerini göz önünde bulundurduk. Biz 18 yıllık Ak Parti iktidarında ilk kez bu konuları düşünmüyoruz. Geçmişte yapılmış çalışmaları da değerlendirmeye aldık. Akademik çevreleri, hukukçuları, baroları dinledik. Çoklu baro sistemi üzerinde değerlendirmeler yaptık.”

ABDULLAH GÜL YALANLADI

Bu açıklamanın ardından raporların Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı döneminde hazırlandığı ve imzası bulunan üyelerin FETÖ üyesi olduğu iddiaları ortaya atılmıştı.

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül cephesinden gelen yazılı açıklamayla, iddialar net bir şekilde yalanlandı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Kamuoyunda bazı çevrelerce son zamanlarda dile getirilen, ‘Çoklu Baro Düzenlemesi’ olarak anılıp bugün meclise sunulan yasa teklifinin, Sayın Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı yaptığı 2009 yılında Devlet Denetleme Kurulu (DDK) tarafından hazırlanan Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşlarına ilişkin araştırma ve inceleme raporu ile paralellik gösterdiği ve bu raporda imzası bulunan DDK üyelerinin birçoğunun Fettullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olduğuna ilişkin iddialara cevaben aşağıdaki açıklamanın yapılması zaruri görülmüştür.

2009 yalında DDK tarafından hazırlanan Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşlarına ilişkin araştırma ve inceleme raporu; sadece Barolar ile ilgili olmayıp kamu kurumu niteliğindeki tüm meslek kuruluşları hakkında olup ayrıntılı tüm meslek örgütlerinde yaşanan sorunlar ele alınıp çözüm önerilerinde bulunulmuştur.

Bu kapsamda, Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının tümünün teşkilat ve mali yapıları, faaliyetleri, denetimleri, organlarının seçimlerine dair esasların değerlendirilmesi yapılmış; bunların etkin ve verimli şekilde hizmet yürütmelerinin ve geliştirilmesinin sağlanması amacıyla alınması gereken tedbirlere yönelik önerilerde bulunulmuştur.

Söz konusu Raporun tanziminden önce tüm paydaşlardan görüş, öneri ve gerekli bilgiler alındığı gibi Raporun tamamı da kamuoyu ile şeffaf bir biçimde paylaşılmıştır.

Devlet Denetleme Kurulu Raporları; hem yürütme erkine hem de ilgili paydaşlara tavsiye niteliğinde değerlendirme ve öneriler ihtiva eden raporlardır.

İnternetten de çok kolayca erişilebilecek bahsi geçen raporun içeriğinden de açıkça görüleceği üzere, 2009 yılında DDK tarafından hazırlanan Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşlarına ilişkin araştırma ve inceleme raporu, çoklu baro yapılanmasına veya bu manaya gelebilecek herhangi bir öneri de bulunmamaktadır.

Başka bir deyişle, ilgili raporda kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının seçim sistemlerine ilişkin öneriler arasında kesinlikle çoklu meslek kuruluşu önerisi bulunmamaktadır.

“FETÖ İLE BAĞLARI BULUNMAMAKTADIR”

Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile ilgili araştırma ve inceleme görevi Kurulun 05.06.2008 tarih ve 391 sayılı Kararı uyarınca Kurulun iki üyesi tarafından birlikte yürütülmüştür. Raporu hazırlayan söz konusu üyelerin FETÖ ile herhangi bir bağları da bulunmamaktadır.

Her çalışmada olduğu gibi söz konusu Rapor, Kurulda görüşülüp onaylandıktan sonra Kurul Başkanı ve tüm üyeler tarafından imzalanarak yayımlanmıştır.

Raporun hazırlandığı ilgili dönemde görev yapan DDK üyelerinden sadece birinin; üyeliği sona erdikten sonra İçişleri Bakanlığında görev yapmakta iken FETÖ iltisaklısı olduğu tespit edilmiştir. Kaldı ki, söz konusu kişi de bahsi geçen raporu hazırlayan üyeler arasında bulunmamaktadır.

İlgili dönemde Devlet Denetleme Kurulunun tüm çalışmalarını büyük bir titizlikle ve tarafsızlık yerine getirdiği; hazırlanan tüm raporların kamuoyu tarafından dikkatle takip edildiği ve kıymetlendirildiği ve Devlet Denetleme Kurulunun tüm toplum kesimlerinin güven duyduğu ve itimat ettiği çalışmalar yürüttüğü herkesin malumudur.

Bu itibarla, bugünkü politik tartışmalar çerçevesinde ortaya atılan asılsız iddiaların gerçeklerle bağdaşır bir yanının bulunmadığı hususunu kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”



Bu içeriğe emoji ile tepki ver