Zanka

Go oyunu nedir? Go oyununun felsefesi nedir? Go oyununda amaç ne? Oyun nasıl başlar? Oyunun sonucu nasıl belirlenir? İşte Go oyunun tarihi ve merak edilen soruların yanıtları…

Organize suç örgütü liderliğinden daha önce hüküm giyen Sedat Peker, son dönemin en çok konuşulan ismi haline geldi. Peker’in sosyal medyadan yaptığı “Bazı arkadaşlarımız benim iyi bir satranç oyuncusu olduğumu söylemişler. Ben satrançtan daha çok, Uzak Doğu Asya'da oynanan “GO” oyununun felsefesini seviyorum. Kırk yaşından küçük kardeşlerim, bu oyunun felsefesini mutlaka inceleyin” paylaşımı ise Go oyununun merak edilmesine neden oldu.

Birçok kişi Go oyununu internetten araştırmaya başladı bile. Peki Go oyunu nedir? Go oyununun felsefesi nedir? Oyun nasıl başlar? Oyunun sonucu nasıl belirlenir? Go oyununu merak edenler için, oyuna dair bilgileri sizler için derledik.

GO OYUNU NEDİR?

Go, bugün dünya üzerinde oynanan en eski strateji oyunudur. Tahta üzerinde oynanır ve iki kişiliktir. Oyunda siyah ve beyaz renklerdeki küçük ve yuvarlak taşlar kullanılır.

Go, kuralları çok basit olmakla birlikte oldukça karmaşık bir oyundur. Go oyununda satrançtaki gibi taşların hareket kabiliyetleri sınırlı olmadığından bir taşı oynayabileceğiniz çok fazla yer vardır. Hamle çeşitliliği o kadar çoktur ki bir go oyuncusunun ustalaşma evresi ömrünün sonuna kadar sürebilir.

Çin kökenli olmasıyla birlikte bütün Doğu Asya'da tanınır ve oynanır.

GO OYUNUNA KİMİN BAŞLAYACAĞININ BELİRLENMESİ

Go oyununa siyah başlar. Siyah taşın kim olacağını karar vermek içinse, öncelikle beyaz oyuncu eline sayısını bilmeden birkaç tane taş alır. Siyah oyuncu ise, beyaz oyuncunun elinde bulunan taşların sayısının tek mi yoksa çift mi olduğunu tahmin etmeye çalışır.

Eğer doğru tahmin ederse, siyah oyuncu siyah oyuncu olarak kalır. Eğer bulamazsa beyaz oyuncu, siyah oyuncu olur.

OYUN NASIL BAŞLAR VE DEVAM EDER?

Oyun tahta boş bir halde iken başlar. İlk hamleyi siyah oyuncu yapar ve daha sonra oyun bu sıra ile devam eder. Oynanan taş yerinde kalır ve her defasında yeni bir taş tahtaya koyulur. Oyuncular taşlarını istedikleri herhangi bir kesişim noktasına koymakta serbesttirler.

GO OYUNUNUN STRATEJİSİ

Sırası gelen oyuncunun kendi taşını oyun tahtasındaki mümkün olan bir yere yerleştirmesiyle oyun devam eder.

Tahtaya konulan taşlar esir alınmadığı müddetçe oyun sonuna kadar hareket etmezler.

Tüm taşlar aynı değere sahiptir ancak birbirleri arasındaki stratejik konum oyunun yapısını belirler. Oyun sonunda en çok alana sahip olan oyuncu oyunu kazanmış olur.

II. Dünya Savaşı'nda ABD'nin savaşa giriş sebebi olan Pearl Harbor Saldırısı'nın, şaşırtıcı etkisi ve tahribatının arkasındaki soğuk mantığın temelinde bir go manevrası (yalnız olan taşa saldır) olduğu bilinen bir gerçektir.

GO OYUNUNUN FELSEFESİ

Çin efsaneleri kökenini Kral Yao'ya dayandırmaktadır. Bu efsanelere göre Yao oğluna astronomiyi öğretmeye çalışmaktadır ancak bir türlü oğlu yıldız sistemlerini anlayamamıştır. Bunun için bir tahta üzerine taşları dizerek açıklamaya çalışır ve go oyunu Çin'de bu şekilde wéiqí ismiyle doğar. Go’nun kökenine ait kesin bulgular ise bundan 2500 yıl öncesine, Çinli kralların birbirleri ile savaştıkları yıla dayanır.

Diğer bir efsaneye göre eski Çin generalleri savaş alanını zihinlerinde daha iyi canlandırabilmek için yanlarında bir adet tahta ve çok sayıda taş götürüyorlardı ve oyunun kökeni de bu yönteme dayanıyordu.

Bu efsanelerde Go’nun iki temel özelliğine vurgu yapılmaktadır; kendini, kişiliğini geliştirmek ve iki olgunun çarpışmasını resmetmek...

Oyunun amacı rakibi tamamen ortadan kaldırmaktan veya taşlarını esir almaktan çok onun karşısında avantajlı bir konuma geçmek, kendi taşlarınızla mümkün olabildiğince çok alanı kontrol altında tutmaktır. Kazanan oyuncunun diğer oyuncudan farkı, tahta üzerindeki alanların büyük miktarına egemen olmasıdır.

Go'da hesaplı hareket etmek önemli olsa da, oyunun tek önemli noktası değildir. Go, insanı düşündüren yönüyle meditasyona ilham verebilir, hatta insanın iç dünyasına bir ayna tutarcasına kendi kişiliğini ve dahası karşısındaki rakibin kişiliğini daha yakından tanımasına yol açar.

Go sadece mantıkla kavranabilecek bir oyun değildir. Onun karmaşık ve derin yapısını anlamak için kuvvetli iç güdüler ve çok fazla tecrübe gereklidir. Bu noktada go Budizm'in "mantığa dayanan bir aydınlanma sadece aldatıcı bir aydınlanmadır" felsefesiyle de uyuşmaktadır.

SALDIRI VE SAVUNMANIN MÜKEMMEL DENGESİNİN OYUNU

Go oyununda aşırı cesaret ile korkaklık, güvenlik ile risk, saldırı ile savunma arasında (aslında temeli Uzak Doğu dinlerine dayanan) mükemmel bir denge vardır. Go ile diğer batılı oyunlar arasındaki en belirgin fark (satrançtaki mat olgusu gibi) tamamen kazanma veya rakibi tamamen yok etme diye bir durumun olmamasıdır.

Kaynak: İstanbul Go Okulu, Wikipedia



Bu içeriğe emoji ile tepki ver