Zanka

Önceki gün kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Yeşilçam’ın usta ismi Cüneyt Arkın, bugün düzenlenen törenlerin ardından son yolculuğuna uğurlandı…

Evinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan ve yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Türk sinemasının en önemli oyuncularından Cüneyt Arkın, 28 Haziran günü yaşamını yitirmişti.

85 yaşında aramızdan ayrılan efsane jön için ilk tören Atatürk Kültür Merkezi'nde yapıldı.

USTAYA SAYGISIZLIK

Kişiler sahneye alınmadan dakikalar öncesinde yapılan, "Bir istirhamımız var, merhuma saygılarını sunmak isteyenleriniz olabilir bunu lütfen nizam içinde gerçekleştirelim." uyarısı hiçe sayıldı. Yakınları ve sevdikleri merhumun tabutuna son kez dokunup veda ederken, eline telefonunu alan bazı kişiler tabutun başına üşüşerek 'Selfie' çekmek için yarışa girdi.

AKM sahnesinde hüzün dolu anlar yaşanırken, çıkan arbede salon yöneticisi tarafından sert dille uyarıldı.

"Naaş başında fotoğraf çektirmeyle ilgili bir mücadeleye girmeniz saygısızlık oluyor. Lütfen bunlardan uzak duralım." uyarılarını dikkate almayan kişi, "Beyefendi burası manzara değil." ifadeleriyle alandan uzaklaştırıldı.

AYAKTA ALKIŞLANDI

Tören, Cüneyt Arkın'ın unutulmaz filmlerinden kesitlerin yer aldığı sunum ile başladı. Arkın, dakikalarca ayakta alkışlandı.

Anma törenine Ediz Hun, Ahmet Arıkan, Nuri Alço'nun da aralarında bulunduğu Yeşilçam'ın ünlü isimleri katıldı. Törende duygu dolu anlar yaşandı.

“DÜNYAYI KURTARDI KENDİNİ KURTARAMADI”

Yeşilçam'ın efsane ismi Cüneyt Arkın'ın eşi Betül Arkın, naaşı Atatürk Kültür Merkezi'ndeki törene girerken yaptığı açıklamada, "Gitti, dünyayı kurtardı. Kendini kurtaramadı maalesef. Evinde ölmek isterdi. Evinde öldü." dedi.

 “TÜRK SİNEMA TARİHİNİN MAALESEF BİR DEVRİ KAPANIYOR”

Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Türk sinema tarihinin maalesef bir devri kapanıyor. Kimliğinde, karakterinde sanatçı sıfatını taşıyan Cüneyt Arkın'ı ebediyete uğurluyoruz. Yüce rabbim mekanını cennet eylesin. Sanat camiamızın başı sağ olsun. Yüreğimize bir burukluk, bir acı çöktü. Cüneyt Arkın daima hatırlanacak, bıraktığı izler asla silinmeyecektir. Yol göstermeye, hafızamızı tazelemeye devam edecektir. Bugün onu uğurlarken dilimizde sadece şükran duyuyor olmamız her şeyi anlatıyor zaten. Atlas Sineması'nda bir köşeyi Cüneyt Arkın için ayıracağız ailesiyle görüşüp en iyi şekilde yaşatacağız" dedi.

CÜNEYT ARKIN'IN OĞULLARI BABALARINI DUYGU DOLU SÖZLERLE ANLATTILAR

Murat Arkın:  Bizim ailemiz güzel bir aile hem de çok güzel bir aile. Ama bugün sizlerin sayesinde şunu anladım bizim ailemiz sandığımızdan daha büyükmüş. Bugünü organize eden, emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Babam övülmeyi çok seven bir insan değildi. Bu tören ailesi için sizler için. Onu seven sayan milyonlar için. O hayatında hep 'milletim' dedi, 'halkım' dedi, 'vatanım' dedi ve şimdi cennete gitti biliyorum. Gerçekten böyle adamlar cenneti bile vatan yapacak adamlar. Benim için gerçekten konuşmak çok güç. Baktığım her yerde o var. Her şeyi ondan öğrendik, attığım adımda, baktığım her yerde o var. Başım belaya girdiğinde yine o var. Bana 'oğlum bela üzerine gelirse kaç bir adım geri at, bu senin korkak olduğunu göstermez. Baktın gelmeye devam ediyor, bir adım daha geri at. Baktın adım atacak yerin kalmadı, o zaman beladan daha bela ol' derdi. Dini, dili, ırkı, mezhebi, rengi, politik görüşü ne olursa olsun tüm insanlarımızı birleştirici bir unsur oldu Cüneyt Arkın; ne mutlu bize! Onun filmleriyle açılışı yaptık ben de onun filmlerinden bir replikle bitirmek istiyorum sözümü. Bugün çok ağlayan insan gördüm, zaman zaman hıçkıra hıçkıra, zaman zaman da çekindiği için yüreğinden ağlayanları gördüm. 'Ağlamayın bre! Böyle insanlara ağlamak değil, destan yaraşır

Kaan Polat Cüreklibatır: Ailemiz çok güzel bir aile birbirini seven sayan ve kollayan bir aile. Büyüdük, evlendik, çocuklarımız oldu. Temelimiz bizi eğiten, bize öğretmen olan babamız. Aslında onunki ölüm değil. Ölümle gelen ölümsüzlük. Hayatı çok zor yaşamış ama dolu dolu yaşamış. Anneme hep şöyle derdi 'Betül sen dünyaya yetecek kocaman bir merhametsin', Murat'a 'santranç oynarken beni yine yendin oğlum' derdi. Bana gelince 'ne güzel gözlerin var, dünyaya mavi mavi gülümsüyorsun' derdi. Küçüktüm bir röportajında 'çocuklarınızı nasıl yetiştiriyorsunuz' diye sormuşlardı. Şu cevabı verdi: Ben çocuklarımın mutlu olmasını, gülmesini ve iyi insan olmasını istiyorum. Çocuktum anlayamamıştım, iyi insan nedir? nasıl olunur? diye. Filmlerini izleye izleye iyi insan olmayı öğrendim. Mütevaziliği, iyilerin hep kazandığını, kötülerin kaybettiğini öğrendim. Son kitabının yazılarını bana yazdırmıştı, bütün bedeninin ruhunun bana geçtiğine inanıyorum. Bir makalede şöyle diyordu 'hayatı yaşamak cesaret ister'. Yaşam cesaretinin ta kendisiydi o. Bize düşen de onun eserlerini yaşatmak, ben onun önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum. Bana öğrettikleri için teşekkür ediyorum. 

ESKİ DOSTA ACI VEDA: BEDENİMDEN BİR PARÇA KOPTU

Ediz Hun ise, "Acımız çok büyük. Sevgili Cüneyt'imizi ebediyete uğurluyoruz. Sene 1963 sevgili Cüneyt ile sinemaya girişimizin yılı... 59 yıl geçti. Olağanüstü bir insandı. Her rolün üstesinden gelirdi. Emsalsizdi. Çok çalışkandı azimliydi. Zamanın akışının içinde Medrano Sirki vardı. Dolmabahçe'de haftalarca eğitim aldı. Her rolün üstesinden gelebilmiş başarılı bir sanatçıdır. Amerikan sinemasında zamanında kovboy filmleri vardı. Aramızda onları hatırlayanlar vardır. Cüneyt gibi melekelere sahip değillerdi. Kıta Avrupası'na geçtiğimizde James Bond filmlerini hatırlıyorum. Ama Cüneyt'teki ön sezi onlarda yoktu. Fransa'ya geçtiğimde Alain Delon gibi isimler vardı, hepsi çok başarılıydı. Ama Cüneyt'deki melekeler onlarda gelişmedi. İtalyan sinemasında mükemmel aktörler vardı. Cüneyt'teki emsalsiz enerjiye sahip değillerdi. Bedenimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum. Zaman akıyor, tarih değişiyor. Tarihin yapraklarına Cüneyt Arkın ismi altın harflerle yazılacaktır. Aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.

“HEM ÜLKEMİZİ TANITAN, HEM EMEKÇİYE HAK ARAYAN BİR İNSANDI”

İstanbul büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu:

“Bugün elbette Türk sinemasının en değerli isimlerinden birini uğurlamak için buradayız. Unutulmaz filmlere imza attı. Hafızamı tazelediğimde ilk sinemaya gidişim geliyor aklıma. 6-7 yaşlarındaydım ve Cüneyt Arkın'ın filmini izlemiştim. Benim de sinemayla tanışmama vesile olan Arkın'ı uğurluyoruz. 'Kara Murat' onunla tanışma anımız olmuştu. Hem ülkemizi tanıtan, hem emekçiye hak arayan Cüneyt Arkın karakterleri ile gönlümüzde taht kurmuş bir insandı. Sanki evinde var olan bir insanı kaybediyoruz. Cüneyt Arkın ve onun gibi isimler ilginç bir şekilde hep evimizde. Bizimle büyüdüler, bizi büyüttüler. Mütevazilik, babacanlık, vatan sevgilisi, abilik bunu hissettiren bir insan oluşu...

Yakın zamanda kendisini ziyaret edip sohbet etmiş olmak beni mutlu etti. Cüneyt Arkın'ı ebediyete uğurlarken benim için teselli olan onunla sohbetimiz olmuştur. Hiç unutmayacağız. Bir de yaşatmak önemli. Yaşatmak konusunda da sorumluluk sahibiyiz. Yılmaz Büyükerşen ile saatlerce Cüneyt Arkın'ı konuştuk. Güzel bir kitap yayınladık, orada da bir sürü fotoğrafı ve anısı vardı. Son aylarda bir çok kez Arkın ile hasbihal olmuşuz. Çok ders veren konuşmaları, anları oldu. Onun ismini yaşatmak boynumuzun borcudur. En güzel şekilde İstanbul’da anısını yaşatacağımıza hepinizin önünde söz veriyorum.”

“BİR ARADA GEÇİRDİĞİMİZ GÜNLER SİNEMA ŞERİDİ GİBİ AKIP GİDİYOR”

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen:

“Bugün hepimiz büyük bir acı içerisindeyiz. Gençlik yıllarımız, Üniversite çağına kadar ki yıllarımız bir arada geçirdiğimiz günler Sinema şeridi gibi akıp gidiyor. Fahrettin sinema dünyasına doktorluktan vazgeçip girmiş değerli bir arkadaşımdı.

Fahrettin, İstanbul Tıp Fakültesi’ni kazandı. Fırsat buldukça Eskişehir’e gelir arkadaşlarıyla vakit geçirirdi. Çok büyük bir sanatçıydı. Fahrettin yalnızca büyük bir oyuncu değil, çok da iyi bir edebiyatçıydı. Lisede aynı sırayı paylaştık. Eğer sinema dünyasına katılmasaydı, Türkiye’nin en büyük çocuk hastanesini yapmak vardı. Bir diğer özelliği de katıksız bir Atatürkçüydü… Halk kahramanıydı, filmlerinde halk kahramanlarını temsil ederdi. Ben gençlere, yeni yetişen kuşaklara söylüyorum, Fahrettin’in bilinmeyen yönlerini araştıralım okuyalım.”

“BABAMIN KAHRAMANI, BENİM KAHRAMANIM, EVLADIMIN DA KAHRAMANI”

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya:

“Merhum Cüneyt Arkın benim de ilk gençlik yıllarımın karamanıydı. O güçsüzlerin yanındaki güçtü. O kötünün karşısındaki iyiydi. Malkoçoğlu'ydu, Kara Murat'tı, Battal Gazi'ydi, Öğretmen Kemal'di, hem doktor Fahrettin Cüreklibatır, hem Cüneyt Arkın olarak yüreğimizdeki vatan ve millet sevgisini iyilik ve dürüstlüğün beyaz perdedeki temsilcisiydi. Bakışı çok güzeldi. Şahin bakışlı diyoruz biz ona daha çok. 58 yıl önce Gurbet Kuşları'yla adım attığı sinemadan ebediyete uçtu. Kaleme aldığı kitabında 'benim kahramanım Türk halkı' diyordu. Şimdi milyonlar onu gözyaşlarıyla uğurluyor. Konya'dan babamı aradım. 'Başta ailesi olmak üzere bütün sevenlerine, sinemadaki bütün dostlarına başsağlığımı iletirsen mutlu olurum' dedi. Babamın beni ilk sinemaya götürdüğü günü hatırlıyorum. O zaman aileler yaz kış sinemaya gider, filmleri izler, onun izlerini günlerce anlatırlardı. Düşünün bir kere babamın kahramanı, benim kahramanım, evladımın da kahramanı...  3 kuşağın kahramanı oldu. Kolay değil bu izi bırakabilmek. Gönüllerde bu algıyı oluşturabilmek. Gönülden dua ediyoruz. Rabbim onu rahmetiyle kuşatsın. Mekanı cennet olsun. Kıymetli ailesinin sevenlerinin milletimizin başı sağ olsun. Cüneyt Arkın'ın manevi huzurunda saygıyla eğiliyorum.”

HAYRANLARI YALNIZ BIRAKMADI

Cüneyt Arkın'ın cenazesi, konuşmaların ardından dualarla AKM'den uğurlanarak, Teşvikiye Camii'ne cenaze töreni için götürüldü. Binlerce kişinin katıldığı cenaze töreninde usta oyuncu, alkışlar ve sloganlar eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı.

Buradaki törene ise Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Gelecek Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Arkın'ın hayat arkadaşı Betül Cüreklibatır, oğulları Murat Arkın, Kaan Cüreklibatır, sanatçılar Türkan Şoray, Mahmut Cevher, Nuri Alço, Burak Özçivit, Kerem Alışık, Tamer Yiğit, Serdar Gökhan ve usta oyuncunun binlerce hayranı katıldı.

SLOGANLARLA UĞURLANDI

Hayranları caminin dışına kadar taştı. Binlerce kişi alkışlar ve "Türkiye seninle gurur duyuyor" sloganları eşliğinde usta oyuncuyu son yolculuğuna uğurladı. Arkın cenazesi defnedilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı'nda götürüldü.

 

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver