Zanka

Partisinin Konya kongresinde konuşan DEVA Partisi lideri Ali Babacan’ın gündeminde korona virüs, reform ve Katar’a yapılan satışlar vardı. Şeffaflık vurgusu yapan ve bunun ‘şeffaf olacağız’ demekle olmadığını söyleyen Babacan, “Haydi, bu satıştan başlayarak, Varlık Fonu’nun bugüne kadar yaptığı iş ve işlemleri şeffaf bir şekilde paylaşın” çağrısında bulundu…

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Konya İl Kongresi’nde konuştu.

Babacan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

“SEMPTOM GÖSTERMEYEN POZİTİF VAKALARI DA TESPİT EDİN”

* Salgının başından beri test istasyonları kurulmasını önerdik, dinlemediler. Şimdi de semptom göstermeyenlere test uygulanmıyor ve daha az vaka tespit ediliyor. Semptom göstermemesine rağmen pozitif olanlar tespit edilmeden yayılım nasıl önlenecek?

* Maalesef önlemler konusunda olduğu gibi aşı konusunda da geç kalındı. Bunun da sebebi hazineyi boşaltmış olmaları. Kalkınmış ülkeler tarafından şimdiden satın alınan ve rezerve edilen aşılar var. Amerika’da ve Almanya’da Aralık sonuna doğru aşılama başlayacak. 55 milyonluk İngiltere toplam 145 milyon doz aşı siparişi verdi bile. Biz ise henüz risk gruplarına mevsimsel grip aşısını bile yaptıramamış durumdayız.

* Bu hastalığa karşı bağışıklık kazanmamız gerekiyor. Uzmanlar bunun için en az 100 milyon doz aşıya ihtiyacımız olduğunu söylüyor. Kendi hekimlerimizin geliştirdiği ve tüm dünyanın sipariş listesine girdiği aşıdan yalnızca 1 milyon doz sipariş verilmiş. Çin’de daha fazları tamamlanmamış aşıdan ise 10 milyon sipariş etmişiz. Bu aşının etkisi nasıl belli değil. Daha ne zaman piyasaya sürüleceği bile belli değil. Ekonomi yönetiminde çuvallayanlar, ülkemizi ilaç ve tıbbi cihaz firmalarına karşı da borca soktular. İtibarımız azaldı. Tüm bunlar aşı ihtiyacımızı karşılamamızı olumsuz yönde etkiliyor.

“İSRAFA VE FAİZE ÖDEDİĞİNİZ PARAYLA SALGINA KARŞI NASIL BİR ÖNLEM PAKETİ SUNABİLİRDİNİZ?”

* Ekonomiyi batırdığınız için, piyasa daha da durgunlaşmasın diye, halkımızın sağlığını gözden çıkardınız. On binlerce insanımızı, yüzlerce sağlık çalışanımızı kaybettik. Soru basit: İki yılda ülkemizi büyük zarara uğrattınız. Merkez Bankası rezervini bir çırpıda yaktınız. İsrafa devam ettiniz. İsrafa ve faize ödediğiniz parayla salgına karşı nasıl bir önlem paketi sunabilirdiniz? Bir düşünün. Cevap bekliyoruz.

“REFORMDAN ANLADIKLARI SORUNUN TA KENDİSİ”

* Reformu işlerin kötüye gitmemesi için, sorunları düzeltmek için reform yaparsınız. Dediler ki, “Cumhuriyet tarihindeki en büyük reform, Partili Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemine geçiştir”. Olanlardan zerre kadar ders almamışlar! Biz reformdan çözüm anlıyoruz, meğer onlar reformdan sorunun ta kendisini anlıyormuş. Ülkemizin bugün her alanda reforma ihtiyacı olmasının sebebi zaten yaptığınız hatalar. Bunun en önemli sebebi de iki yıl önce getirdiğiniz Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi. Kötü örneği bize kılavuz diye gösteriyorlar.

“KATAR’LA MUTABAKAT VESİLESİYLE VARLIK FONU’NUN İŞLEMLERİNİ AÇIKLAYIN”

* Varlık Fonu aracılığıyla Katar’a satış mutabakatı anlaşması yapmışlar. İşte size fırsat. Şeffaflık öyle “şeffaf olacağız” demekle olmuyor. Haydi, bu satıştan başlayarak, Varlık Fonu’nun bugüne kadar yaptığı iş ve işlemleri şeffaf bir şekilde paylaşın.

“DOĞRUYU SÖYLE, SÖZÜNÜ TUT VE EMANETİ KORU Kİ GÜVENSİNLER”

* Yatırım güvenle olur. Bizim geleneğimizde, değerlerimizde güvenin pek çok ölçüsü vardır ama en önemli üçünü sayayım: Birincisi, konuşunca doğruyu söyleyeceksin. İkincisi, söz verince yapacaksın. Üçüncüsü, size bir şey emanet edildiği zaman o emaneti gözünüz gibi koruyacaksınız. Emanete ihanet etmeyeceksiniz. Bu hükûmet nasıl güven oluşturacak?



Bu içeriğe emoji ile tepki ver