Zanka

Haftalık değerlendirme toplantısında konuşan TİP lideri Erkan Baş, enflasyon verilerine ve Emine Erdoğan’ın “Porsiyonları küçültün” açıklamasına tepki gösterdi. Baş, “Siz önce sarayınızdaki ejder meyvelerinden bir vazgeçin. Siz önce o ejder meyvelerinin porsiyonlarını bir küçültün bakalım. Siz 5’er 10’ar maaş alan bürokratlarla doldurduğunuz kamu kurumları gerçeğiyle bir yüzleşin. Onlar 5’er 10’ar maaş alırken, halkın boğazındaki kuru ekmeğe göz dikmek utanmazlıktır. Bunlar halka porsiyon küçültün diyor ama halkın masasındaki tabağı komple alıp götürüyor” dedi…

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Meclis’te gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Baş’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

* 2018’de uygulanmaya başlanan bu ucube Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, üçüncü yılını geride bırakıyor. 3 yılın toplamına baktığımızda açık ve net bir sonuçla karşı karşıyayız. Bu dönem boyunca Türkiye’nin tüm kaynakları saraya, savaşlara, yandaşlara ve patronlara akıtılmıştır.

* Bu ülkenin yüzde 99’unu oluşturan emekçi halkın payına ise bu iktidar tarafından işsizlik, açlık, yoksulluk, yüksek enflasyon, borçluluk ve güvencesizlik düşmüştür.

* Hatırlayalım; Tayyip Erdoğan her bulduğu fırsatta “Ekonominin sorumlusu benim” diye söylüyordu. 3 yılın sonunda Erdoğan’a söylenecek şey tam olarak budur. Evet; Türkiye’nin batırılmasının sorumlusu sensin.

* Üç yılda dört Merkez Bankası Başkanı değiştirirken, enflasyon ve işsizlik rakamlarını yeterince düşük göstermeyen dört TÜİK başkanı da görevinden oldu.

ENFLASYON

* Atalarımız boşuna dememiş; “minareyi çalan kılıfını hazırlar” diye. Halkın cebinden çalan, kaşıkla verip kepçeyle geri alan AKP'nin devlet kurumlarını açıkça yalan beyanda bulundurmasının bir başka örneğini geçtiğimiz gün yaşadık.

* Ayşe öğretmene, tır şoförü Mehmet abiye, Yılmaz Usta'ya, çocuklarının boğazından bir lokma geçsin diye canını dişine takıp çalışan temizlik işçisi Neriman ablaya sesleniyorum; yıllık enflasyon sadece yüzde 17'ymiş biliyor musunuz? AKP devlet kurumlarına böyle söyletiyor.

* Peki Neriman abla neden marketten ne alsa seneye göre en az yüzde 30-40 daha pahalıya alıyor? Ayşe öğretmen arkadaşlarıyla dışarı bile çıkamaz olmadı mı? Yılmaz usta çocuğuna harçlık verirken kara kara düşünmüyor mu? Mehmet abiye soralım bakalım, Erdoğan'ın dediği gibi miymiş ülkemizde benzinin fiyatları? Refah ve bolluk içinde miymişiz?

ZAMLAR

* 1 Temmuz’dan itibaren elektriğe, doğalgaza zamlar yapıldı. Bunlardaki fiyat artışları elbette tüm hayatımızı etkileyecek. Aldığımız hizmet ve ürünler artık daha pahalı olacak.

* Şimdi soruyorum. Hanginiz geçen seneye göre yüzde 20 daha fazla kazanca sahipsiniz? Bir avuç patron dışında hangimizin geliri arttı?

“BUNLAR HALKA PORSİYON KÜÇÜLTÜN DİYOR AMA HALKIN MASASINDAKİ TABAĞI KOMPLE ALIP GÖTÜRÜYOR”

* Büyük bir skandalla karşı karşıyayız. Geçen hafta Emine Erdoğan’ın söylediği söz çok tartışıldı. “Porsiyon küçültün” dedi Emine hanım.

* Böyle bir utanmazlık olamaz. Milyonlarca yurttaşımız pazarlarda akşam olsun kalan artıkları toplayalım diye gün boyu beklerken, bunların bize söylediği “Porsiyonları küçültün” oluyor.

* Siz önce sarayınızdaki ejder meyvelerinden bir vazgeçin. Siz önce o ejder meyvelerinin porsiyonlarını bir küçültün bakalım.

* Siz 5’er 10’ar maaş alan bürokratlarla doldurduğunuz kamu kurumları gerçeğiyle bir yüzleşin. Onlar 5’er 10’ar maaş alırken, halkın boğazındaki kuru ekmeğe göz dikmek utanmazlıktır.

* Bir de öyle güzel kurmuşlar ki, 1 Temmuz’da yaptıkları zamlar enflasyona yansımasın diye zammı bekletiyorlar, 1 Temmuz’dan hemen sonra zam açıklıyorlar.

* Bunlar halka porsiyon küçültün diyor ama halkın masasındaki tabağı komple alıp götürüyor.

* Herhangi bir işletmede çalışmış olan işçinin bildiği bir gerçeği burada hatırlatmak istiyorum; mesela bir patron, işyerindeki işçileri toplar der ki ‘Arkadaşlar durum çok kötü tasarruf etmemiz lazım.’ Eğer bir patron tasarruf etmemiz lazım diyorsa ya işçilere maaş zammı yapmayacaktır, ya işçilerin maaşında indirime gidecektir, ya işçileri daha çok çalıştıracaktır, ya işçi çıkartacaktır. Aynı zihniyet devreye giriyor.

* Bunlar bize porsiyon küçültün diyorsa anlayın ki kendilerine yeni saray yaptıracaklardır. Anlayın ki etraflarında birilerini daha zengin etmenin arayışı içerisindedirler.

* Patron ne zaman tasarruf edelim dese ya kendisine yeni bir ev alacaktır, ya arabasını sıfırlayacaktır. Buradaki zihniyet de bunun iktidar olmuş hali.

* Öyle bir düzen kurmuşlar ki, bu düzenle helalleşmek mümkün değil. O yüzden biz helalleşenlerden değil, hesaplaşanlardan olacağız.

“HALK AÇ YATARKEN, KENDİNE SARAYLAR YAPTIRAN BİZDEN DEĞİLDİR”

* Buradan bir kez daha ilan ediyoruz. Kamu Özel İş Birliği Projelerini durduracağız.  Yandaşlara, patronlara peşkeş çekilen tüm varlıklarımızı geri alacağız. Kamulaştıracağız. Halktan çaldıklarınızı geri alacağız. 

* Halk aç yatarken, kendine saraylar yaptıran bizden değildir.  Halk aç yatarken, hazineden teşvikler alan bizden değildir. Halk aç yatarken, parsel parsel götüren bizden değildir. Halk aç yatarken 5-10 maaş alanlar bizden değildir.

* Siz bu ülkeye ait değilsiniz. Biz bize ait olanı geri alacağız!

TÜTÜN ÜRETİCİLERİNİN DİRENİŞİ

* Adıyaman’da tütün işçileri günlerdir mücadele ediyor. Yerli-milli edebiyatı yapan iktidarın, ekonominin her alanında olduğu gibi tütünde de yabancı tekelleri gözeten yeni düzenlemesiyle, yerli tütün ve onu üreten emekçiler gözden çıkarıldı. Tütünden hayatını kazanan emekçiler, onların aileleri açlığa mahkûm edilmek isteniyor.

* 2020’nin başındaki düzenlemeyle iç piyasanın yüzde 90’ı yabancı tütün tekellerinin eline geçti.  Yerli üretim yüzde 42’lerden yüzde 11’e geriledi. 2002’de sayısı 405 bin olan tütün üreticisi sayısı 2020’de 57 bine geriledi.

* Tütün emekçilerinin yanında mücadele eden Adıyaman örgütümüz dün bir açıklama yaptı.  Emekçiye, artan vergiler, kotalar, yasaklar karşısında yalnız değilsiniz diyoruz! Yabancı tekeller karşısında sizi gözden çıkaranlarla birlikte mücadele edeceğiz.

* Tütün emekçisi kardeşim tırşikçi kapitalistler diyor. İşte budur kardeşlerim. Kapitalizm tırşikçidir. Düzenbazdır, kişiliksizdir. Bu tırşikçiler düzeninden hep birlikte kurtulacağız.

“GÜNDÜZ NAKIŞ İŞÇİLERİNİN MÜCADELESİNİN YANINDAYIZ”

* Van’da faaliyet yürüten Gündüz Nakış adlı tekstil fabrikasında işçiler, sözde fabrika zarar ettiği için, gerçekte ise sendikalaştıkları için işten çıkarıldı.

* TÜRK-İŞ’e bağlı DERİTEKS’te örgütlenen işçilere tuvalet temizletildi, kadın işçiler ‘namussuzlukla’ suçlandı, işçi ailelerine çocuklarının ‘terörist sendika’ya üye olduğu yalanı söylenerek baskı kuruldu, sendikalı işçilere binlerce liralık rüşvetler teklif edildi, yemekler kötü çıkarıldı, kayıt dışı işçi çalıştırıldı. Yetmedi fabrika zarar etti denildi, kapatıldı ve yüzlerce işçi işten çıkarıldı.

* DERİTEKS üyesi işçiler sadece yalanlarla işten çıkarılmakla kalmadı, patron dayanışmasının bir örneği olarak Van’da başka fabrikalarda iş bulmalarının da önüne geçildi. Yüzlerce işçi ve ailesi açlığa, yoksulluğa, işsizliğe mahkûm edildi. Patronlar ise, Gündüz Nakış yerine Gonca Tekstil adıyla işlerine devam ettiler.

* Gündüz Nakış AKP döneminde yandaş ihalesiyle parlayan, İŞ-KUR üzerinden hem malzeme hem de işçi temini sağlanan bir fabrika. İstanbul, Denizli ve Van’da şubeleri olan ve İMC grup bünyesinde kurulan tekstil fabrikalarının başında Van AKP 27. Dönem Milletvekili Aday Adayı Mehmet Ali Gündüz var. AKP döneminde zenginleşen ve H&M markasına ürün sağlayan İMC grubun tekstil fabrikalarında neredeyse asgari ücretle bile çalışabilen işçi yok.

* Gündüz Nakış işçilerinin mücadelesinin yanındayız. Van örgütümüz işçilerin yanında, onlarla kol kola mücadele ediyor.

 



Bu içeriğe emoji ile tepki ver
1