Zanka

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Başkan Tunç Soyer’in bir video konferanstaki açıklamaları, bazı medya organları tarafından “Eyalet skandalı” başlığıyla servis edilmişti. Başkan Soyer, hakkındaki haberlere yönelik açıklama yaptı ve "Yönettikleri belediyelerin tabelalarından bizim gururla taşıdığımız ‘TC’ ibaresini silme gafletini gösteren ve geçmişte paralel devlet organizasyonu için hatıra para bastıranlar, bizim vatan ve millet sevgimizi asla sorgulayamaz" dedi…

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in, bir turizm toplantısında Osmanlı dönemindeki “İzmir Bayrağı”nın tarihi ve turistik anlamı ve “İZCOİN” hakkında yaptığı açıklamalar, iktidar kanadında gündem oldu. Bazı basın-yayın kuruluşlarında, Soyer'in ayrı bir İzmir Bayrağı ve İzmir Parası istediği yönünde iddialarda bulunuldu.

AKP Sözcüsü Ömer Çelik de Soyer'e tepki göstererek, şunları söyledi

*Hükümetimiz güzel İzmir'in dünya kentleri arasında ayrıcalıklı bir yer edinebilmesi için kente aralıksız olarak büyük yatırımlar yapmıştır.

*İzmir Bayrağı ve İzmir Parası diyen belediye başkanı, bağımsızlığımızın ve vatanımızın kurtuluşunun sembol isimlerinden olan İzmirimizi sürekli zararlı gün demlerin içine çekiyor.

*Hizmet üretemeyen bu zihniyetin toksik ve zehirleyici gündemlerle gerçek gündemi sabote etikleri bilinen bir gerçektir.

SERT SÖZLERLE YANIT VERDİ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, hakkında çıkan haberlere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Geçtiğimiz günlerde Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’nin düzenlediği çevrimiçi bir etkinlikte kent turizmini geliştirmek adına yapmış olduğum çalışmalar ve projeleri anlattığım konuşmanın sadece küçük bir bölümünü alıntılayarak tarafıma yöneltilen saldırılar her türlü ahlaki anlayışın dışında, akıl ve vicdan sınırlarını da zorlayan bir boyuta ulaşmıştır.

Sadece kente ve kentliye hizmet kaygısıyla hareket eden bir yerel yönetici olarak bugüne dek kısır tartışmaların içine girmemeye özen gösterdim ve bel altından vurmaya yönelik birçok eleştiriyi bile yanıtlama gereksinimi duymadım.

Ancak yaşanan bu son olay bardağı taşırmış, sadece beni değil temsil etmekten onur duyduğum İzmirlileri de töhmet altında bırakacak bir noktaya ulaşmıştır.

Oyun bellidir. Ne yazık ki siyasetteki ve ekonomideki tükenişlerini gündemden düşürebilmek isteyenlerin yaratmayı hedefledikleri kavga ortamına çekilmeye çalışıyoruz.

Montaj hileleriyle sözlerimi çarpıtarak bu tartışmaya zemin hazırlayanların kimler olduğu da hepimizce bilinmektedir.

Hala anlamayanlar için hatırlatayım, ulusal sınırlar içinde vatan bir bütündür, kesinlikle bölünemez.

Ülkemizin başkenti Ankara, para birimi Türk Lirası, bağımsızlığının sembolü ise ay-yıldızlı al bayraktır.

Yönettikleri belediyelerin tabelalarından bizim gururla taşıdığımız “TC” ibaresini silme gafletini gösteren ve geçmişte paralel devlet organizasyonu için hatıra para bastıranlar, bizim vatan ve millet sevgimizi asla sorgulayamaz.

Montajlanarak çeşitli mecralara servis edilen konuşmamın içinde iki ana başlık bulunmaktadır.

Öncelikle İzmir bayrağı diye bir meselenin gündemimizde olması ve düşünülmesi bile söz konusu değildir.

Osmanlı döneminde kullanılmış İzmir bayrağı, belediyemizle ilgili bir çalışma değil, bir tarih dergisinde yayımlanan akademik makaleyle gün yüzüne çıkmış tarihsel bir veridir.

İkinci konu ise bir katılımcının sorusu üzerine dijital alışveriş araçlarına ilişkin teknik bir değerlendirmedir.

Kesilerek montajlanmış konuşmamın devamında da ifade ettiğim gibi, bahsettiğim konu ayrı bir para birimi değil, şehrimizdeki dayanışma ve beraberliği artırıcı bir gönüllülük sistemidir.

Biz Puan sistemi, Şubat 2020'den beri faaldir, tümüyle yasaldır ve İzmirlilere hizmet vermeye devam edecektir.

Nitekim iktidar partisine mensup Konya Büyükşehir Belediyesi de benzer sistemi kullanacağını geçen Ocak ayında açıklamıştır.

Yapılan montaj hilesi gösteriyor ki, İzmir'deki ittifakımızın başarısı arttıkça, İzmirlilerin yaşam kalitesi yükseldikçe saldırılar da büyüyor.

İzmir birlik ve bütünlüğüne düşkün, milli değerlerimizin büyük bir coşku ve sevgiyle yaşatıldığı bir şehirdir.

Bu duruşumuz, montajcılık gibi gayrı ahlaki ve toplumumuzda hiçbir karşılığı olmayan karalamalarla gölgelenemez, siyasete malzeme edilemez.

Bu yapılan, İzmir'de hiçbir siyasi görüş ayırt etmeden özen ve sabırla inşa ettiğimiz, icraat ve kalkınma odaklı kent koalisyonumuza yönelik açık bir saldırıdır.

Suni gündemlerle ne benim ne de İzmirlilerin kaybedecek vakti ve enerjisi yok. Bu tip paçadan çeken, montaj siyasetine prim vermeyeceğiz.”



Bu içeriğe emoji ile tepki ver